Mehmet Bina

Davut (As) Ve İmtihanı!

Mehmet Bina

Davut (as), İsrailoğullarına kral oldu. İbadet ehli idi. Bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı. Zamanını ibadet ve zikirle geçirirdi. Çobanlık ve demircilik yaptı. Kendisine dört büyük kitaptan biri olan Zebur verildi.

Kur’ân-ı Kerîm ve Hadis-i şeriflerde, Hz. Dâvûd’un çeşitli özellikleri belirtilmektedir.

* Rabbimiz Sad süresi 20. Ayetinde şöyle buyuruyor.

﴿ وَشَدَدْنَا مُلْكَهُ وَاٰتَيْنَاهُ الْحِكْمَةَ وَفَصْلَ الْخِطَابِ ﴿٢٠﴾ ﴾

20. Biz onun mülkünü kuvvetlendirmiş ve kendisine hikmet ve hakkı batıldan ayırt etme kabiliyeti vermiştik.

İzah: Dâvud Aleyhisselâm’a, Peygamberlik, hikmet ilmi ve meseleleri çözme ve neticeye bağlama kabiliyeti verilmişti. 

Bazı rivayetlerde geçen bu hususta İbn-i Abbas (Ra) şu hâdiseyi anlatmıştır:

İsrailoğullarından iki kişi, Dâvud Aleyhisselâm’ın huzurunda dâvâcı oldular. Birisi diğerinin bir ineğini gasp ettiğini iddia ederken diğeri bunu inkâr etti. Dâvâcının delili yoktu. Dâvud Aleyhisselâm onların durumu hakkında hüküm vermeyi ertelemiş; gece olduğunda Dâvud Aleyhisselâm’a rüyâsında dâvâcıyı öldürmesi emredildi. Gündüz olunca Dâvud Aleyhisselâm, o ikisini getirtti ve dâvâcının öldürülmesini emretti. 5Dâvâcı: ″Ey Allah’ın Peygamberi! Şu adam benim ineğimi gasp etmişken beni niçin öldürtüyorsun?″ diye sorunca, Dâvud Aleyhisselâm: ″Allah’u Teâlâ bana seni öldürtmemi emretti. Hiç şüphe yok ben seni öldürteceğim″ dedi. Bunun üzerine dâvâcı şöyle dedi: ″Ey Allah’ın Peygamberi! Allah’a yemin ederim ki, Allah’u Teâlâ sana benim öldürülmemi bu adama karşı dâvâcı olmam yüzünden emretmiş değildir. Şüphesiz ben, dâvamda doğru söylüyorum. Allah’u Teâlâ’nın, benim öldürülmemi emretmesinin asıl sebebi; bir zaman bu adamın babasını ani bir baskınla öldürmüştüm ve bunu hiç kimseye hissettirmemiştim.″ Ve Dâvud Aleyhisselâm emretti, o adam öldürüldü.

-Ahd-i Atîk'e göre Hz. Dâvûd, otuz yaşında kral olmuş ve kırk yıl altı ay (yedi yıl altı ay Hebron'da, otuz üç yıl Kudüs'te) saltanat sürdükten sonra yetmiş bir yaşında bir rivayette de yüz yaşında vefat etmiş,  Dâvûd şehrine (Kudüs) defnedilmiştir.  

Peygamber ve aynı zamanda hükümdar olan Dâvûd -aleyhisselâm-, vaktini dörde ayırırdı:

Birinci vakitte; ibâdetle meşgûl olurdu.

İkinci vakitte; hukûkî ihtilâfları karara bağlardı.

Üçüncü vakitte; halka vaaz ve nasihatte bulunurdu.

Dördüncü vakitte de; şahsî işlerini yapardı.

Yazarın Diğer Yazıları