28 Şubat Postmodern Darbe'nin Az Bilinen Yönleri
28 Şubat 1997'de gerçekleşen ve 'postmodern darbe' olarak anılan süreç, Türk siyasi tarihinde derin izler bıraktı. Bu dönemde yaşanan bazı olaylar ve detaylar, kamuoyunda daha az biliniyor.
28 Şubat 1997'de gerçekleşen ve "postmodern darbe" olarak anılan süreç, Türk siyasi tarihinde derin izler bıraktı. Bu dönemde yaşanan bazı olaylar ve detaylar, kamuoyunda daha az biliniyor.
İşte 28 Şubat sürecinin az bilinen gerçekleri:
Sincan'da Tankların Yürütülmesi
Sincan ilçesinde 31 Ocak 1997'de düzenlenen "Kudüs Gecesi" etkinliği, tartışmalara yol açtı. Bu etkinlikte Lübnan'daki Hizbullah liderlerinin posterlerinin asılması ve İran Büyükelçisi'nin katılımı, laik kesimde rahatsızlık yarattı. Bunun üzerine, 4 Şubat 1997'de Sincan sokaklarında tanklar yürütüldü. Dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir, bu olayı "demokrasiye balans ayarı" olarak nitelendirdi.
Medya ve Psikolojik Harekat
28 Şubat sürecinde medya, askeri müdahalenin en önemli araçlarından biri olarak kullanıldı. Özellikle Aczmendiler ve liderleri Müslüm Gündüz'ün medya tarafından sıkça gündeme getirilmesi, toplumda irtica tehdidi algısının güçlenmesine neden oldu. 12 Haziran 1996'da HBB TV'de Müslüm Gündüz'ün laiklik ve demokrasi karşıtı açıklamaları, bu algının pekişmesine katkı sağladı.
Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) Kurulması
28 Şubat sürecinde, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde Batı Çalışma Grubu (BÇG) adlı bir birim oluşturuldu. Bu birim, irticai faaliyetleri izlemek ve raporlamak amacıyla kuruldu. BÇG'nin faaliyetleri, sivil toplum kuruluşları, medya ve eğitim kurumları üzerinde baskı oluşturdu. Bu grubun varlığı ve faaliyetleri, süreç sonrasında ortaya çıkan belgelerle gün yüzüne çıktı.
Eğitim Alanında Yapılan Düzenlemeler
28 Şubat kararlarıyla birlikte, eğitim sisteminde köklü değişiklikler yapıldı. Sekiz yıllık kesintisiz eğitim yasası uygulamaya konularak, imam hatip liselerinin ortaokul kısımları kapatıldı. Ayrıca, üniversiteye girişte uygulanan katsayı sistemiyle meslek lisesi mezunlarının yükseköğretime erişimi zorlaştırıldı.
Siyasi ve Hukuki Sonuçlar
28 Şubat süreci, Refah Partisi'nin kapatılması ve Necmettin Erbakan'ın siyasi yasaklı hale gelmesiyle sonuçlandı. Ayrıca, süreçte aktif rol alan askeri yetkililer ve sivil bürokratlar hakkında yıllar sonra davalar açıldı. 2018 yılında, dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ve Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir'in de aralarında bulunduğu 21 üst düzey askeri yetkili, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
28 Şubat süreci, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde önemli bir dönüm noktasıdır. Bu dönemde yaşananlar, demokrasi ve sivil-asker ilişkileri açısından ders niteliğinde.
