Asgari ücrette büyük sürpriz!.. Ankara'da masaya konan rakam inanılmaz!
Asgari ücret zammının belirlenmesi sürecinde takvim giderek daralırken, Ankara'da kulisler hareketli. Hem ücretli çalışanlar hem işveren kesimi hem de ekonomi yönetimi, yıl sonu enflasyon açıklaması öncesi kritik hesaplamalara odaklanmış durumda. Masada güçlü iki formül konuşuluyor. İşte ayrıntılar..
Asgari ücret zammının belirlenmesi sürecinde takvim giderek daralıyor. Başkent kulislerinden yansıyan bilgilere göre, asgari ücret için ilk senaryo yüzde 25’lik artışla 27 bin 630 TL seviyesine yükseltilmesi üzerine kurulu. Diğer senaryo ise yüzde 30’luk bir zam ihtimali. Bu formül devreye sokulursa asgari ücretin 28 bin 735 TL seviyesine ulaşması bekleniyor. Ekonomi yönetiminin de işverenlerin mali yükü ile çalışanların geçim derdini aynı anda dengelemeye çalışan bir çözüm arayışında olduğu görülüyor.
Kulislerde rakamların ötesinde en çok tartışılan başlık alım gücü. Çünkü asgari ücrete yapılacak bir artış yalnızca çalışanları ilgilendirmiyor; hizmet sektöründen kiralara, temel tüketim kalemlerinden üretim maliyetlerine kadar tüm ekonomik yapı üzerinde domino etkisi oluşturuyor. Kulislerde sıkça dile getirilen değerlendirmelerden biri de “asıl problem rakam değil, alım gücü” ifadesi. Uzmanlar, zammın bir yere kadar çalışanı koruyabileceğini ancak fiyat istikrarı sağlanmadığı takdirde etkinin kısa süreli olacağını vurguluyor.
ENFLASYON HEDEFLERİ HESABI DEĞİŞTİRİYOR
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, hesaplamaların en kritik kısmının hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon arasındaki fark olduğunu belirtiyor. Erdursun’a göre yıl başında verilen yüzde 30’luk zam, gerçekleşen enflasyonun hedefi aşması nedeniyle yeniden masaya yatırılmış durumda. Eğer ekonomi yönetimi yalnızca hedef enflasyon üzerinden hesaplama yaparsa yüzde 16 civarında bir artış mümkün. Ancak gerçekleşen enflasyonun yıl sonunda yüzde 33 açıklanması hâlinde, yıl başında verilen yüzde 30’luk zamdan dolayı 3 puanlık bir telafi yapılabilir. İşveren tarafının görüşmelerde ek 5 puanlık katkı sunması hâlinde zam oranı yüzde 25 seviyesine kadar yükseliyor. Erdursun, kendi beklentisinin yüzde 20 seviyesinde olduğunu ifade ederken yıl sonu açıklanacak enflasyonun etkisiyle asgari ücretin 27.500 TL bandında duyurulmasının sürpriz olmayacağını aktarıyor.
BEKLENEN ENFLASYON ÜZERİNDEN ZAM İHTİMALİ AĞIR BASIYOR
Ekonomist Filiz Eryılmaz ise yaklaşımı farklı bir noktadan ele alıyor. Ona göre hükümetin bu yıl da tıpkı geçen yıllarda olduğu gibi zammı geçmiş enflasyona değil beklenen enflasyona göre belirlemesi daha olası. Eryılmaz, hesaplamalarında yüzde 23 ile yüzde 24 aralığını dikkate alıyor ve bu oranlarla net asgari ücretin 27 bin 187 TL ile 27 bin 629 TL arasında açıklanabileceğini ifade ediyor. Eryılmaz’ın maksimum beklentisi ise yüzde 25 seviyesinde. Piyasayı taradığını söyleyen ekonomist, genel piyasa algısının asgari ücretin 27 ile 28 bin TL arasında olacağı yönünde olduğunu aktarıyor.
GENEL BEKLENTİ 27 BİN TL ALT SINIR, 28 BİN 700 TL ÜST SINIR
Kulisler, uzman yorumları ve piyasa beklentileri birlikte değerlendirildiğinde asgari ücret zammında belirgin bir çerçevenin oluştuğu görülüyor. Yeni asgari ücretin 27 bin TL’nin altına düşmeyeceği neredeyse ortak bir kanaat hâline gelmiş durumda. Üst sınır olarak ise 28 bin 700 TL seviyesi konuşuluyor. Aralık ayında yapılacak nihai görüşmeler, tüm bu hesaplamaları netleştirecek. Ekonomi yönetiminin vereceği karar yalnızca çalışanların maaşını değil, Türkiye’nin ekonomik dengelerini de doğrudan etkileyecek.