- Haberler
- Siyaset
- 'Atatürk'ün Dini Bayramlara Bakışı' Habertürk'te Tartışıldı: Program Sert Eleştirilere Neden Oldu
'Atatürk'ün Dini Bayramlara Bakışı' Habertürk'te Tartışıldı: Program Sert Eleştirilere Neden Oldu
Bayram gecesi Habertürk ekranlarında yayımlanan 'Atatürk'ün Dini Bayramlara Bakışı Nasıldı?' başlıklı program, gazeteci-tarihçi Murat Bardakçı'nın konuk olarak katılmasıyla dikkatleri üzerine çekti. Ancak program, hem içerik hem sunum biçimiyle eleştirilerin hedefi oldu.
Bayram gecesi Habertürk ekranlarında yayımlanan “Atatürk’ün Dini Bayramlara Bakışı Nasıldı?” başlıklı program, gazeteci-tarihçi Murat Bardakçı’nın konuk olarak katılmasıyla dikkatleri üzerine çekti. Ancak program, hem içerik hem sunum biçimiyle eleştirilerin hedefi oldu.
Yeni Akit gazetesi yazarı Ali Osman Aydın, bugünkü köşe yazısında programı ayrıntılı şekilde değerlendirdi. Aydın, özellikle sunucu Faruk Aksoy’un yetersiz hazırlığı ve ciddiyetten uzak tavırlarının programın niteliğini olumsuz etkilediğini savundu. Aydın’a göre, yakın tarih gibi ciddi ve travmatik konuların konuşulduğu bir programda asgari düzeyde bilgi ve ciddiyet şartken, bu şartlar karşılanamadı. Sunucunun, Diyanet’in konumundan hilafete, Fransız İhtilali’ne kadar birçok konuda bilgi eksikliği içinde olduğu ifade edildi.
Murat Bardakçı’nın programda, özellikle Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki dini uygulamalara yönelik baskıları belge ve örneklerle aktardığı belirtildi. Kur’an öğretiminin yasaklandığı, Arapça tekbir getirmenin suç sayıldığı ve dini simgelere karşı uygulamaların olduğu döneme dair resmi evraklar izleyiciyle paylaşıldı. Bardakçı’nın "Kur’an-ı Kerimler gömülürdü" ifadesi dikkat çekerken, Ordu’da bayram namazında Arapça tekbir getiren bir vatandaşın gözaltına alındığı örneği de kamuoyunda yankı uyandırdı.
Ayrıca 1926 yılında "Şapka İslam’a aykırıdır" diyen bir kadının tımarhaneye yatırıldığı ve 1929’da camide Atatürk’ü eleştiren bir vatandaşa akıl hastalığı raporu verildiği de paylaşılan diğer örnekler arasında yer aldı.
Ali Osman Aydın, programın teknik açıdan zayıf olmasına rağmen, dindar kesimin yıllardır dile getirdiği bazı eleştirilerin bu kez seküler bir isim tarafından gündeme getirilmesinin önemli bir kazanım olduğunu vurguladı. Aydın, “Bu programdaki ifşaatlar kafalardaki putların yıkılmasına vesile olsun” diyerek yazısını sonlandırdı.
Program, hem tarihi tartışmaları kamuoyuna taşıması hem de sunumu nedeniyle sosyal medyada geniş yankı buldu. Tartışmaların ilerleyen günlerde de sürmesi bekleniyor.
Bakmadan Geçme
