Beyşehir Gölü alarm veriyor!
Konya'nın Beyşehir ilçesinde yer alan Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü Beyşehir Gölü, yaz aylarında yaşanan su çekilmesiyle alarm vermeye başladı.
Suların çekilmesiyle birlikte yeni kara parçaları, adacıklar ve otlanma alanları oluşurken, gölde faaliyet gösteren tekneler de ulaşımda büyük zorluklar yaşıyor.
Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, gölde yaşanan değişimi “kıyıdan itibaren bazı bölgelerde suyun 100 ila 150 metre arasında geriye çekildiği gözlemleniyor” diyerek açıkladı. Muşmal, suyun çekilmesiyle birlikte göl çevresinde otlanma alanlarının genişlediğini ve bu durumun gölün ekosisteminde ciddi değişimlere neden olduğunu vurguladı. Gözlemler sonucunda daha önce var olmayan küçük adacıkların da su yüzeyinde belirmeye başladığını belirtti.
Beyşehir Gölü’nün su seviyesiyle ilgili geçmişe dayalı kayıtların Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden itibaren bulunabildiğini ifade eden Prof. Dr. Muşmal, modern ölçümlerin ise 1905 yılından bu yana yapıldığını hatırlattı. 1993 yılında göl seviyesinin 1120,85 cm’ye kadar düştüğünü ve bu seviyenin bugüne kadar kaydedilmiş en düşük nokta olduğunu söyleyen Muşmal, 2013’ten bu yana çekilmenin daha da hızlandığını ifade etti.
Gölün sadece su seviyesinde değil, taban yapısında da ciddi sorunlar yaşandığını belirten Prof. Dr. Muşmal, “Göl tabanının büyük bölümü balçıkla dolmuş durumda. Bu durum, gölde su tutulumunu zorlaştırıyor. Göl ulaşımı neredeyse durma noktasına geldi. Tekneler, sığlaşan sularda sık sık otlanma nedeniyle duraksamak zorunda kalıyor, çarkları sürekli temizlenmek zorunda kalıyor” dedi. Özellikle büyük teknelerin artık kıyıya yanaşamadığını belirtti.
Yeni Adalar ve Artan Kuş Popülasyonu
Göl suyunun çekilmesiyle birlikte ortaya çıkan sığ alanlar, başta balıkçıllar olmak üzere birçok su kuşuna yeni yaşam alanları sundu. Bu durum kuş popülasyonunda belirgin bir artışa neden oldu. Ancak uzmanlar, bu artışın ekolojik bir iyileşmeden değil, suyun çekilmesinden kaynaklanan geçici bir durum olduğuna dikkat çekiyor.
2050’de Tamamen Kuruyabilir
Prof. Dr. Muşmal, gölün mevcut haliyle devam etmesi durumunda 2040-2050 yılları arasında tamamen kuruma riskiyle karşı karşıya kalabileceğini belirtti. Gölü besleyen kaynakların kuruması, yanlış su kullanımı ve iklim değişikliği gibi etkenlerin bu süreci hızlandırdığına işaret etti.
Uzmanlardan Acil Müdahale Çağrısı
Beyşehir Gölü’nün geleceği için kısa, orta ve uzun vadeli eylem planlarının bir an önce hazırlanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Muşmal, “Bu mesele sadece Beyşehir’in değil, Türkiye’nin su kaynakları ve doğal yaşam alanları açısından hayati önem taşıyor. Devlet kurumları ve bilim insanları bir araya gelerek çözüm üretmeli, su politikaları gözden geçirilmeli” çağrısında bulundu.