Dünyanın en hızlı treni yola çıktı
Çin, yüksek hızlı tren teknolojisinde çıtayı bir kez daha yükseltti.
Ülkenin geliştirdiği yeni nesil yüksek hızlı tren CR450, Şanghay–Çongçing–Çengdu hattında yapılan test sürüşünde saatte 453 kilometre hıza ulaşarak kendi rekorunu kırdı. Bu başarıyla CR450, 350 km/s hız sınırıyla bilinen önceki model CR400 Fuxing’i geride bırakarak dünyanın en hızlı tekerlekli raylı treni unvanını elde etti.
HEDEF: 400 KM/S TİCARİ HIZ
Çin Devlet Demiryolu Grubu tarafından 2021’de başlatılan proje kapsamında geliştirilen CR450’nin ticari hızının 400 km/s olması planlanıyor. Trenin prototipi ilk kez geçtiğimiz yıl Kasım ayında tanıtılmıştı. Seri üretime geçmeden önce 600 bin kilometrelik test sürecinin tamamlanması gerekiyor.
Yetkililer, trenin 2026 yılı itibarıyla yolcu taşımaya başlamasını hedefliyor. Üretim, Çin’in devlete ait demiryolu üretim devi CRRC’nin bağlı şirketleri tarafından gerçekleştiriliyor.
HAVADAN HIZLI GİBİ: AERODİNAMİK MUCİZE
CR450’nin olağanüstü hızına ulaşabilmesi için pek çok mühendislik yeniliği devreye alınmış durumda. Mevcut 350 km/s trenlerde 12,5 metre olan burun uzunluğu 15 metreye çıkarıldı, bu sayede hava direnci ciddi oranda azaltıldı. Tam kapalı boji sistemleri ve vagon altına yerleştirilen aerodinamik panellerle sürtünme minimuma indirildi.
Bu değişiklikler sayesinde toplam aerodinamik direnç yüzde 22 oranında azaldı. Trenin yüksekliği 20 santimetre düşürülürken, ağırlığı da 55 ton hafifletildi. Böylece CR450, sıfırdan 350 km/s hıza sadece 4 dakika 40 saniyede ulaşıyor. Bu, önceki model Fuxing’e göre tam 100 saniye daha hızlı.
RAYLI SİSTEMLERDE YENİ DÖNEM BAŞLIYOR
CR450, hizmete girdiğinde klasik raylar üzerinde hareket eden trenler arasında dünyanın en hızlısı olacak. Şu anda bu alandaki en yüksek hız rekoru, manyetik levitasyon teknolojisiyle çalışan Şanghay Maglev treninde bulunuyor. Ancak CR450, manyetik levitasyon yerine tekerlekli ray sistemiyle 453 km/s gibi olağanüstü bir hıza ulaşarak mühendislik tarihine geçti.
Çin, bu yeni modelle sadece hız rekorunu değil, teknolojik bağımsızlık ve ulaşımda sürdürülebilirlik vizyonunu da güçlendirmiş oldu.
