Enflasyon geldi işler karıştı! Ekonomist isim açıkladı…
Ekonomist Emre Şirin açıklanan enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 'Enflasyon geldi işler karıştı' diyen Emre Şirin nedenlerini açıkladı. Şirin, ekonomide yönün seçim ekonomisine doğru gittiğini belirtti. Detaylar haberde…
Ekonomist Emre Şirin açıklanan enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. “Enflasyon geldi işler karıştı” diyen Emre Şirin nedenlerini açıkladı. Şirin, ekonomide yönün seçim ekonomisine doğru gittiğini belirtti. Detaylar haberde…
Ekonomide bir umutsuzluğun hakim olduğunu vurgulayan Emre Şirin, “Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “enflasyonun ana eğilimine baktığımızda dezenflasyon sürecinin devam edeceğini düşünüyoruz” dedi. Yani artık kesin bir ifade yerine, “devam edebilir” gibi daha ihtiyatlı bir söylem var. Bu da aslında bir umutsuzluğun başladığına işaret ediyor. Acaba tek yön gidiş biletine hazırlık mı yapılıyor? Çünkü çok net ortaya çıkmaya başlıyor ki Mehmet Şimşek’in iki yılı aşkın süredir uyguladığı programın enflasyonla ilgili herhangi bir başarı getirmediğini herkes görecek.” Diye konuştu.
Emre Şirin’in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
“BAŞTAN BERİ ENFLASYONUN DÜŞMEYECEĞİNİ SÖYLEDİK”
Son 2-3 senedir enflasyon hedeflerinin tamamı yukarı yönlü revize edildi. Buna rağmen yine de tutturulamadı. Bugün açıklanan veriden sonra yıl sonu enflasyonu muhtemelen yüzde 30 veya daha üzerinde gerçekleşecek. Oysa Sayın Cumhurbaşkanı birkaç gün önce “enflasyonu üç ay içinde 30’un altına indireceğiz” demişti. Ancak TÜİK’in verileriyle bile bu artık pek mümkün görünmüyor. Netice itibarıyla görünen köy kılavuz istemez. Biz başından beri “bu program enflasyonu düşürmez” dedik. İçinde bulunduğumuz siyasi ve hukuki koşulları da eklediğimizde, ekonomide ve enflasyonda toparlanma beklemek hayalcilik olur. Ama Mehmet Şimşek her şeye rağmen “çıkış yolu” bulduklarını söylemeye devam ediyor.
GIDA FİYATLARINDAKİ ARTIŞ NEYE BAĞLANDI?
Eylül ayının enflasyonunda suçlu ilan edilen kalemler gıda ve eğitim oldu. Gıda fiyatlarındaki artış zirai don nedeniyle, eğitim harcamaları da okulların açılmasıyla birlikte öne çıktı. “Keşke o zaman okulları açmasaydık” diye esprili bir yaklaşım bile getirilebilir. Ancak yıllık bazda TÜİK’e göre bile gıda, eğitim, ulaştırma, giyim ve ayakkabı tarafında yüksek fiyat artışları devam ediyor. Burada önemli olan şu: Yüksek faizin uygulandığı, doların baskılandığı bir ortamda bile enflasyonu yenemedik. Şimdi ise faiz indirim döngüsüne girdik. Geçen gün açıklanan “nefes kredisi” ile 32–33 faiz oranlarıyla krediler verilecek. TOKİ’nin 81 ilde 500 bin konut yapma planı var. İnşaat sektörüne yönelik yeni hamleler yapılıyor. Dolar/TL’nin de yavaş yavaş yukarı yönlü gittiğini görüyoruz ve bu yükselişin devam edeceğini biliyoruz.
“SEÇİM EKONOMİSİNE DOĞRU GİDİYORUZ”
Ekonomi yönetimi ise bunu kabul etmek yerine eleştirileri suçlu ilan ediyor. “Ekonomistler karamsar tablo çiziyor, o yüzden ekonomi bozuluyor” diyorlar. Eğer koskoca Türkiye ekonomisi birkaç eleştiriden bozuluyorsa, ortada ciddi bir sorun var demektir. Biz sadece tabloyu tespit ediyoruz. Daha da kötüleşmemesi için doğruların yapılması gerektiğini söylüyoruz. Artık kendilerinin de enflasyonu düşüremeyeceklerini bildiklerini düşünüyorum. Asıl soru şu: Mehmet Şimşek bu koşullar altında görevine ne kadar devam edebilir? 2026 seçimlerine giden süreçte yaşanan gelişmeler, yeni anayasa tartışmaları, nefes kredisi, TOKİ projeleri, emekliler ve BAĞ-KUR düzenlemeleri, hep bir seçim ekonomisine doğru gidişin sinyallerini veriyor. Görünen o ki oraya doğru gidiyoruz.
“ENFLASYONUN DÜŞÜŞÜ FAİZE BAĞLANMAMALI”
Türkiye gibi bir ülkede enflasyonun düşüşünü sadece faize bağlamak doğru değil. Faizi artırdığınızda yapısal reformlar yapılmıyorsa, kamu tasarrufu yoksa ve kamu harcamaları devam ediyorsa, o faiz artışı yalnızca servet transferi yaratır. Firmaları zor duruma sokar, ihracatı zayıflatır, turizmi olumsuz etkiler, esnafı zorlar ve fiyatlama davranışlarını düzeltmez. Ayrıca talep tarafını bozarak ekonomik dengesizlikleri derinleştirir. Bu nedenlerle meseleyi sadece faiz üzerinden değerlendirmemek gerekiyor. Faizi 50’ye çıkarın; enflasyon düşer mi? Düşmez. Çünkü enflasyonun nedeni yalnızca talep değil: maliyetler, bozulmuş beklentiler, kamunun verimsiz kaynak dağılımı, yüksek vergiler, servet transferleri, dolar baskısı ve dolar bazlı maliyet artışları da önemli etkenlerdir.



