- Haberler
- Ekonomi
- Faiz Kararı Öncesi Kritik Uyarı: 'Karamsarlık Ataleti, Atalet Ekonomik Çöküşü Getirir'
Faiz Kararı Öncesi Kritik Uyarı: 'Karamsarlık Ataleti, Atalet Ekonomik Çöküşü Getirir'
Ekonomi yazarı Hakan Güldağ, bugünkü köşe yazısında Merkez Bankası'nın beklenen faiz kararını değerlendirdi. Ancak Güldağ'ın asıl odaklandığı nokta faiz kararı kadar, ülkede giderek derinleşen ekonomik karamsarlık atmosferi oldu. 'Faiz inse ne olur, inmese ne olur…' başlığıyla kaleme aldığı yazısında, ekonomideki durağanlığın temel nedenlerinden birinin toplum genelindeki karamsarlık olduğunu vurgulayan Güldağ, bu ruh halinin ülkeyi 'ataletin bataklığına' sürükleyebileceğine dikkat çekti.
Ekonomi yazarı Hakan Güldağ, bugünkü köşe yazısında Merkez Bankası'nın beklenen faiz kararını değerlendirdi. Ancak Güldağ'ın asıl odaklandığı nokta faiz kararı kadar, ülkede giderek derinleşen ekonomik karamsarlık atmosferi oldu. "Faiz inse ne olur, inmese ne olur…" başlığıyla kaleme aldığı yazısında, ekonomideki durağanlığın temel nedenlerinden birinin toplum genelindeki karamsarlık olduğunu vurgulayan Güldağ, bu ruh halinin ülkeyi "ataletin bataklığına" sürükleyebileceğine dikkat çekti.
Merkez Bankası’nın elindeki verilerle ve sıkı para politikası çerçevesinde kararlar aldığını belirten Güldağ, reel sektörün bu uygulamalardan giderek daha fazla zarar gördüğünü ifade etti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe’nin “Yüksek faiz-düşük kur politikası üretimi bitirme noktasına getirdi” sözlerini hatırlatan Güldağ, özellikle üretim ve ihracat cephesinden gelen sinyallerin endişe verici olduğunu dile getirdi.
Yazıda ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in sık sık tekrarladığı “En kötüsü geride kaldı” açıklamalarının reel sektörde artık karşılık bulmadığı, bu söylemlerin güven tazelemekte yetersiz kaldığı ifade edildi. Birçok iş insanının, "İş, faizle çözülme noktasını geçti" diyerek mevcut politikaların revizyonuna ihtiyaç duyduğunu belirttiği aktarıldı.
Güldağ, yazısını karamsarlığın bulaşıcı olduğuna dikkat çekerek tamamladı ve ekonomi yönetimine şu soruyu yöneltti: "Sıkı para politikası gerekli ama yeterli mi?" Teknik çözüm ve soğuk yaklaşımın, toplumsal moralin dibe vurduğu dönemlerde tek başına yeterli olmayacağını vurgulayan Güldağ, hem ekonomik hem psikolojik bir seferberlik çağrısında bulundu.
Güldağ, ekonomi politikalarında yapısal ve moral destekli bir yaklaşım olmadan, Türkiye'nin “kendi kendini doğrulayan kehanetler” sarmalına sürüklenebileceği uyarısında bulundu.