İş yerinde ayrımcılığa uğrayanlara güzel haber!
İşyerinde çalışanların din, dil, cinsiyet, engellilik, kültür veya benzeri kişisel özelliklerinden dolayı farklı muameleye maruz bırakılması 'ayrımcılık' olarak tanımlanıyor. Peki, iş yerinde ayrımcılığa uğrayanların ne gibi hakları var? İşte detaylar...
İşyerinde çalışanların din, dil, cinsiyet, engellilik, kültür veya benzeri kişisel özelliklerinden dolayı farklı muameleye maruz bırakılması “ayrımcılık” olarak tanımlanıyor. Bu durum, işveren veya yöneticiler tarafından adil olmayan davranışlar, toplantılardan dışlanma, olumsuz yorumlar ya da haksız kural ve politikalarla ortaya çıkabiliyor.
SABAH’tan edinilen bilgiye göre: Mevzuata göre işverenler, istihdam başvurularını gebelik, annelik veya çocuk bakımı gerekçesiyle reddedemez. Aynı veya eşit değerde bir iş için kadın-erkek arasında ücret farkı yapılamaz. Ayrımcılığa uğrayan çalışanların olayla ilgili tarih, tanık ve belgeleri kaydetmesi öneriliyor.
“ÇALIŞMAKTAN KAÇINABİLİR”
Öncelikle iş yerindeki amir veya insan kaynaklarıyla görüşülmesi, sonuç alınamazsa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na ya da Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurulması mümkün. Ayrıca çalışanlar, ayrımcılık nedeniyle sağlığı tehdit altına girdiğinde çalışmaktan kaçınma hakkına sahip. Şikâyet eden işçinin işten çıkarılması ise yasal olarak yasak.
“ÜÇ KATI TAZMİNAT ÖDEMESİ GEREKİYOR”
İş Kanunu’na göre, işçi ayrımcılığa uğradığını yeterli delillerle ortaya koyarsa, işverenin eşit davranma yükümlülüğünü ihlal etmediğini ispat etmesi gerekir. Ayrımcılık yapıldığının tespit edilmesi halinde işçi, 4 aya kadar ücreti tutarında tazminatın yanı sıra yoksun bırakıldığı haklarını da talep edebilir. İş sözleşmesinin kötü niyetli şekilde feshedildiği durumlarda işveren, işçiye bildirim süresinin 3 katı tutarında kötü niyet tazminatı ödemekle yükümlüdür. Ayrıca ayrımcılık tazminatında 5 yıllık zaman aşımı süresi bulunmaktadır.


