• Haberler
  • Ekonomi
  • Kira fiyatlarında kırmızı alarm... Uzman isim kötü haberi verdi

Kira fiyatlarında kırmızı alarm... Uzman isim kötü haberi verdi

Dr. Avukat Arabulucu Umut Metin, kira sorunlarının sadece yüzde 25 artışla düzeltilebilecek bir seviyede olmadığını belirtti. Toplumda farklı tartışmaların yaygın olduğu kira sorunlarıyla karşı karşıya olduğumuzu ifade etti. Yüzde 25 oranının destekleyici bir çözüm olarak düşünülebileceğini ancak sisteme diğer çözümlerin de entegre edilmesi gerektiğini vurguladı. Bu çözümlerden birinin de arabuluculuk olduğunu dile getirdi.

Kira fiyatlarında kırmızı alarm... Uzman isim kötü haberi verdi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kira artışına yüzde 25 sınırlama getiren düzenlemenin süresi 1 yıl daha uzatıldı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "2 Temmuz 2023'ten itibaren 2 Temmuz 2024 tarihine kadar bir yıl süreyle konut kiralarında kira artışı yüzde 25 üst sınır olarak uygulanacak" açıklamasını yaptı. Bu düzenlemenin torba kanunla bayramdan sonra yasalaşması bekleniyor. Dr. Avukat Arabulucu Umut Metin ise konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak arabuluculuğa dikkat çekti.

Metin, "Bilindiği üzere, yüzde 25 kira artışı geçen sene de uygulanan bir sınırlamaydı. Kiradaki sorunlar azalmadığından dolayı aynı düzenlemenin devamı tercih edildi. Adalet Bakanımızın açıklamasına göre, taslak düzenlemenin bayramdan sonra meclise sevk edilerek yasalaşma ihtimali oldukça yüksek. Gelecek bir yıl boyunca konut kiralarında yüzde 25 oranında artış yapılabilir. Ancak kira sorunları sadece yüzde 25 artışla düzeltilebilecek düzeyde değil. Toplumda farklı tartışmaların yaygın olduğu kira sorunlarıyla karşı karşıyayız. Bu nedenle yüzde 25 destekleyici bir çözüm olarak düşünülebilir, ancak sisteme başka çözümlerin de entegre edilmesi gerekiyor. Bunlardan biri de arabuluculuktur" şeklinde konuştu.

ZORUNLU HALE GETİRİLDİ

Arabuluculuğun erkenden zorunlu hale getirilmesine dikkat çeken Metin, "1 Eylül 2023 tarihinden itibaren arabuluculuğun kira sorunlarında zorunlu hale gelmesi diğer bir yasal düzenleme oldu, bu oldukça yerinde bir düzenleme. Şu anda 1 Eylül 2023'ü beklemek için şartlar yok. Arabuluculuğun kira sorunlarında daha erken uygulanması için 10 ya da 15 Temmuz gibi bir tarih belirlenebilir. Arabuluculuğun güzelliği, tarafların anlaşarak toplumsal barışı daha fazla sağlayabilmesidir. Toplumun çatışmasını ve sürtüşmesini engelleyecek olan mekanizma adliyeler değil, arabuluculuktur" ifadelerini kullandı.

Metin, arabuluculuk başvurularının çoğunlukla ev sahiplerinden geldiğini belirterek, "Ayrı bir kira düzenlememiz yok, Türk Borçlar Kanunu bunu zaten düzenliyor. Bu kanun kiracıyı zaten koruyor. Yüzde 25 kira düzenlemesi aşırı bir koruma tablosu oluşturdu. TÜFE şartları gereği mülk sahipleri daha yüksek artış talep eden taraf oluyor. Kira bedelleriyle ilgili arabuluculuk başvurularının önemli bir kısmı mülk sahiplerinden geliyor. Çünkü mülk sahipleri yüzde 25 kira sınırlamasının yerinde olmadığını, hakkaniyetli olmadığını ve iki tarafı da gözetmediğini düşünüyor. Bu nedenle arabuluculuk görüşmelerinde bu tür başvurular ev sahiplerinden gelmektedir" şeklinde konuştu.

"10 AYI BULMAZ"

Anlaşmazlıkların kısa sürede çözülebildiğini vurgulayan Metin, "Şu anda adliyelerdeki davaların ilk duruşma zamanı yaklaşık 10 ay sonraya veriliyor. Herhangi bir arabuluculuk görüşmesi asla 10 ayı bulmaz. Birkaç hafta veya en geç 1 ay içinde arabuluculukla kira sorunlarına çözüm bulmak mümkün. Burada önemli olan insanların anlaşarak arabuluculuk merkezlerinden ayrılmasıdır" dedi.

Fabrikaların kira sürelerine de değinen Metin, "Hukukta her düzenlemenin toplum faydasına olması gerekiyor. Bir ülkede ekonominin sorunsuz bir şekilde işlemesi önemlidir. 10 yıllık düzenleme konutlar için uygun olabilir, ancak bir fabrikanın 10 yıl süreyle taşınması ekonomik açıdan büyük bir kayıptır. Bu nedenle yüzde 25 düzenlemesi iş yerleri için geçerli değildir. İş yerleri için 10 yıllık düzenlemenin kaldırılması gerekiyor. Türkiye'de ekonominin sağlıklı işlemesi için hukuki düzenlemelerin ekonomiyi desteklemeye devam etmesi önemlidir" dedi.

"TEK ADRES ADLİYELER DEĞİL"

Metin sözlerini, "Davaların öncelikli bir yol olmaması gerekiyor. Adliyeleri sorun çözme kurumları olarak görüyoruz, bu doğru. Ancak sorun çözmenin tek adresi adliyeler değildir. Dünya değişiyor. Biz arabuluculukla 2013'te tanıştık. Tüketici hukuku, ticaret hukuku ve işçi işveren uyuşmazlıklarında da arabuluculuk yapıyoruz" şeklinde tamamladı.

Hakimiyet Gazetesi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme