Konya'da herkesin giremediği ilçe! Yüzyıllardır sırlarını saklıyor
Konya'nın kuzeybatısında yer alan ve ismi Farsça'da 'Geçit tutan' anlamına gelen Derbent, adını yüzyıllarca önceden tarihi bir görevden alıyor. Önce ki adı Tatlarhisarı olan Derbent, Selçuklu'dan Cumhuriyet'e uzanan zengin bir geçmişe sahip.
Konya'da 1990 yılında ilçe statüsü kazanan Derbent'in tarihi, isminin kökeninde şaşırtıcı detaylar barındırıyor. Farsça "Der" (geçit) ve "Bent" (tutmak) kelimelerinden oluşan Derbent, adını doğrudan Osmanlı İmparatorluğu'nun "Derbent Teşkilatı"ndan alıyor.
Osmanlı döneminde, özellikle dağlık bölgelerdeki geçitlerin ve boğazların güvenliğini sağlamak için kurulan karakollara "derbent" deniliyordu. Derbent'in bulunduğu alanın da, korunması gereken stratejik bir geçit yeri olmasından dolayı, burada "Derbentçiler" olarak bilinen askeri birlikler yerleştirildi.
ASIL ADI 'TATLARHİSARI' OLARAK KAYITLARA GEÇMİŞ
Derbent'in tarihiyle ilgili en ilginç bilgilerden biri de eski adı. 18. yüzyıla ait Osmanlı belgeleri incelendiğinde o zaman ki adının "Tatlarhisarı" o görülüyor.
1722 tarihli bir belgede, "Ilgın Kazasına dahil bulunan, Tatlarhisarı (Çiğil) Derbent'i ahalisi, Derbent hizmetine dahil edildi. Avarızhanelerini tediye etmek ve derbentçilik yapmakla mükellef kılındı" ifadeleri yer alıyor. Bu belge, o tarihte Tatlarhisarı Köyü'nün resmi olarak "geçit karakolu" hizmetine atandığını kanıtlar nitelikte.Bu bilgilerden dolayı 1722 yılı ayrıca ilçenin kuruluş yılı olarak kabul ediliyor.Tatlarhisarı’nın kapsama alanı içerinde Çorukşık, Suvar, Tekne Çukuru, Selayun, Gürün, Corden, Tekeceli, Aktubeylim, Kabaoyuğu, Tilkörü gibi yerlerde bulunuyordu.
EŞREFOĞULLARI'NDAN OSMANLI'YA UZANAN TARİH
İlçenin tarihi Selçuklular dönemine, Eşrefoğulları Beyliği'ne kadar uzanıyor. Eşrefoğlu Beyliği sınırları Beyşehir ve Seydişehir'den sonra, Ilgın, Bolvadin ve Akşehir sınırlarını içine aldığı görülüyor. Bozkır, Şarkîkaraağaç, Yalvaç, Gelendost, Kıreli, Doğanhisar ve hatta Çal gibi şehirler de zaman zaman beylik sınırlarına dâhil olmuş yerlerden bazıları. Beyliğin yıkılmasının ardından sık sık Osmanlı ve Karamanoğulları arasında el değiştiren bölge, Karamanoğulları Beyliği'nin sona ermesiyle kesin olarak Osmanlı toprağı oldu. Daha sonrasında Beyşehir sancağına bağlanan Derbent, 'göçü nahiyesi' ne bağlanarak köy olarak yola devam etti.
TANZİMAT'LA BİRLİKTE İSİM DEĞİŞTİ
18.yüzyılda imparatorluk genelindeki Derbent teşkilatlarının bozulmaya başlamasıyla Konya'daki Tatlarhisarı Derbent'i de bu değişimden etkilenenler arasında yerini aldı. Tanzimat Devri'nde yeni kurulan Zaptiye İdaresine bağlanan yerleşim yeri, zamanla eski adı olan "Tatlarhisarı"nı kaybederek sadece görevinin adıyla, "Derbent" olarak anılmaya başlandı. Konya Salnamelerinde ise Derbent'in adına 1880'den sonra rastlanıyor ve bu tarihte ilçede 40 öğrencisi olan bir medresenin bulunduğu da kaydedilmiş.
CUMHURİYETLE BİRLİKTE KÖYDEN İLÇEYE
Cumhuriyetin ilanından sonra 1930 yılına kadar köy olan Derbent, bu tarihte belediyelik statüsü kazandı. 9 Mayıs 1990'da TBMM'de kabul edilen 3644 sayılı kanunla ilçe yapılan Derbent, 9 Ağustos 1991'de fiilen hizmete başlayarak günümüzdeki statüsüne kavuştu.
DERBENT’DE GEZİLECEK YERLER
Derbent ilçesi, özellikle Aladağ Kayak Merkezi ile kış turizminde öne çıkıyor. Bunun yanı sıra, yaz aylarında da sahip olduğu doğal güzellikler ve serin yaylalarıyla şehir gürültüsünden kaçmak isteyenler için ideal bir rota sunuyor.
1. Aladağ Kayak Merkezi
Aladağ Kayak Merkezi, Derbent’in kış turizmi için en önemli noktalarından biri, Aynı zamanda manzarasıyla da büyüleyici bir mekan.
2. Kızılören Höyüğü
Kızılören Höyüğü, Derbent’in tarihî zenginliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Yapılan kazılar, geçmiş medeniyetlere dair önemli ipuçları sunuyor.
3. Derbent Seyir Terası
Derbent Seyir Terası, ilçenin manzarasını görmek isteyenler için en iyi alanlar biri. Akşamüstü gün batımı manzarası oldukça etkileyici.
4.Aladağ Göleti
Aladağ Göleti, doğayla iç içe olmak için en iyi noktalardan biri. Çevresinde yürüyüş yapıp kamp yapılabilecek bir çok alanlar bulunuyor.
5. Çiftlik Yaylası
Çiftlik Yaylası, yemyeşil doğa manzarası ve yaz aylarında bile bile serin olan havasıyla görülmesi gereken yerlerden biri.







