- Haberler
- Konya
- Konya'daki Büyükşen cinayetinde karar onanmıştı: Sanıkların ailesinden Cumhurbaşkanına çağrı
Konya'daki Büyükşen cinayetinde karar onanmıştı: Sanıkların ailesinden Cumhurbaşkanına çağrı
Türkiye gündeminde uzun süre yer edinen Büyükşen cinayetinde geçtiğimiz ay Yargıtay tarafından karar onanmıştı. Sanıkların suçsuz olduğunu iddia eden aile, Kılınçarslan Meydanı'nda açıklama yaparak Cumhurbaşkanına seslendi.
Olay, 3 Eylül 2018'de saat 22.00 sıralarında, İsmil Mahallesi'ndeki tek katlı evde meydana geldi. Kar maskeli bir şahıs, kapısı açık olan Büyükşen çiftine ait eve girerek emekli memur Metin Büyükşen ile eşi Necla Büyükşen'e ateş etti. Çiftin evdeki kızları B.B., saldırganın dipçik darbesiyle baygınlık geçirdi. Ölü taklidi yapan ve daha sonra yatak odasının penceresinden atlayarak yoldan geçen komşularının aracına binen B.B., jandarmaya giderem durumu anlattı. Eve gelen jandarma ekiplerince Necla-Metin Büyükşen çiftinin cansız bedenleri bulundu.
Cinayette azmettirici olduğu öne sürülen Esra Taş ve sevgilisi Abdullah Başdemir ile cinayeti işlediği iddia edilen Ertuğrul Çelik'e verilen 2'şer kez müebbet hapis cezası, Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından da onanmıştı.
Sanıkların ailesi, cinayeti Ertuğrul Çelik, Abdullah Başdemir ve Esra Taş'ın işlemediğini iddia ederek, Kılınçarslan Meydanı'nda açıklama yaptılar.
“RASTGELE VARSAYIMLA 'YANLIŞ EV' TEORİSİ ORTAYA ATILDI”
Ertuğrul Çelik'in kardeşi İbrahim Çelik, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Bugün burada toplanmamızın sebebi, 2018 yılının 3 Eylül’ünde Konya’nın İsmil Mahallesi’nde işlenen bir cinayet nedeniyle yaşadığımız mağduriyettir. Bu cinayet sosyal medyada “Büyükşehir cinayeti” olarak anılmaktadır. Cinayetin işlendiği gece, insanlar acılarını anlamadan, rastgele bir varsayımla “yanlış ev teorisi” ortaya atıldı ve bu hızla yayıldı.
Bu yanlış “yanlış ev teorisini” nasıl oluşturduklarını, hangi yoldan gittiklerini, hangi delillerle bunu bulduklarını biz de bilmiyoruz. Kardeşlerimizi cinayetten 3 yıl sonra gözaltına alıp, delillerden değil, kendi yarattıkları varsayımlarla fail ve azmettirici olarak gösterdiler. Türkiye hukukunda böyle varsayımlara dayanarak verilen ağır cezalar yoktur. Biz bu cezayı kabul etmiyoruz."
CUMHURBAŞKANINA SESLENDİ!
Abdullah Başdemir'in kardeşi Süleyman Başdemir, ise "Kardeşim 4,5 yıldır suçsuz yere cezaevinde yatıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızdan, Sayın Adalet Bakanımızdan adalet talep ediyoruz. Bizim kardeşimizi “Afgan çoban” diye suçladılar, “katil bu” dediler ve içeri attılar. Ancak 3,5 ay sonra Afgan çobanın bizde olmadığı ortaya çıkınca televizyona çıkardılar ve adamı serbest bıraktılar.
Biz adalet istiyoruz. Suçlu olanlar dışarıda geziyor. Kardeşimiz ise suçsuz yere içeride. Biz sadece adalet talep ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım, Allah rızası için Konya’da yapılan araştırmalara, jandarmaya ve savcılığa bir el atarsanız, bu dosyaya bakarsanız çok seviniriz." şeklinde konuştu.
