Konya'dan emekli olmuştu: Oğlu, cesedini bidona koyup doğum gününü kutlamış
Mersin'de 'profesör' olarak anılan emekli öğretim görevlisi Selahattin Doludeniz'in cenazesini plastik bidona koyarak çöplüğe atan oğlu ile ilgili iddianame tamamlandı. Zanlı hakkında, ihmali davranışla kasten öldürmeye neden olduğu gerekçesiyle 25 yılda kadar hapis cezası istenildi. Ayrıca, iddianamede, şüphelinin babasını bidona koyarak evde bıraktıktan sonra aynı gün bir mekanda kendi doğum gününü kutladığı, ertesi gün bir başka arkadaşının doğum günü partisine katıldığı, daha sonraki gün ise pikniğe gittiğine yönelik iddialar da yer aldı.
14 Eylül 2024 tarihinde Konya'nın Bozyazı ilçesi Ustalar Mahallesi'nde bulunan çöp dökme alanında, bidon içerisinde bulunan erkek cesedi, olayın şok edici boyutlarını gözler önüne serdi. Yapılan incelemelerde, cesedin 77 yaşındaki emekli öğretim görevlisi ve çevresinde "profesör" olarak bilinen Selahattin Doludeniz’e ait olduğu belirlendi. Doludeniz’in cesedi, işçiler tarafından plastik bir bidon içerisinde çıplak ve ayakları bağlanmış şekilde bulundu.
OĞLUNUN İŞLEDİĞİ DEHŞET ORTAYA ÇIKTI
Olayla ilgili olarak Anamur Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, şok edici bir gerçeği ortaya çıkardı. Yapılan araştırmalar sonucunda, Selahattin Doludeniz’in oğlu 34 yaşındaki Orkun Doludeniz’in, babasının cesedini bidona koyarak ticari taksiyle Bozyazı’daki çöplüğe bıraktığı belirlendi. Orkun Doludeniz, polis tarafından gözaltına alındı ve tutuklandı.
KESİN ÖLÜM NEDENİ BELİRLENEMEDİ
Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan otopsi incelemesinde, cesedin ileri derecede çürüdüğü ve bu sebeple yumuşak dokularda travmatik değişikliklerin ayrıntılı olarak analiz edilemediği vurgulandı. İç organlar üzerinde yapılan makroskopik incelemenin de sınırlı olduğu belirtilerek, kan ve idrar örneği alınamadığı için kesin ölüm nedeninin belirlenemediği ifade edildi.
“TOPRAĞI HAK ETMİYOR” DİYEREK BİDONA KOYMUŞ
İddianamede, 77 yaşındaki Selahattin Doludeniz'in kendi başına yürüyebildiği ve bazı temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda olduğu, bu yüzden oğlu Orkun'un ona bakma ve koruma yükümlülüğü olduğu kaydedildi. Ancak, Orkun Doludeniz'in 28 Ağustos'ta babasıyla tartıştıktan sonra onu evde yalnız bırakarak ölümüne terk ettiği iddia ediliyor. Olayın ardından Selahattin Doludeniz'in, oğlunun hiddeti ve öfkesi sonucu hayatını kaybettiği öne sürülüyor.
Orkun Doludeniz'in, babasını "toprağı hak etmiyor" diyerek çıplak ve bağlanmış halde bidona koyarak, soğukkanlı bir şekilde çöplüğe bırakması, olayın dehşet verici boyutlarını gözler önüne serdi. İddianamenin devamında, "Şüpheli, babasının tek başına hayatını devam ettiremeyecek durumda olduğunu bilmesine rağmen o şekilde bırakıp evden ayrılmıştır. Sonrasında ölü olup olmadığını tespit etmediği, ölmüş olduğunu değerlendirerek tıbbı müdahale ile kurtarılabilecek durumdaki babasına yardım çağırmayarak ölüm neticesine doğrudan katkıda bulunmuştur" denilirken, şüphelinin ifadesinde, 10 gün eve gelmediğini, cesedi götürmeden 3 gün önce komşularının 'koku geliyor' diye araması üzerine eve gittiğini, babasını yerde hareketsiz gördüğünü, daha sonra giderek temizlik malzemeleri ve bidon aldığını, kendisine kötü davrandığı gerekçesiyle 'toprağı hak etmiyor' diyerek ayağını bağlayıp bidona koyduğunu söylediği yönündeki itiraflarına da yer verildi.
DOĞUM GÜNÜ PARTİSİ YAPMIŞ
İddianamede, şüphelinin babasını bidona koymasının ardından aynı gün bir mekanda kendi doğum gününü kutladığı, ertesi gün bir başka arkadaşının doğum günü partisine katıldığı, daha sonraki gün ise pikniğe gittiğine yer verildi. İddianamenin devamında komşusunun tekrar kötü kokular gelmesi üzerine kendisini aramasından dolayı eve gittiğini ve çağırdığı taksi ile babasının cesedinin bulunduğu bidonu 'içinde kimyasal maddeler var' diyerek çöplüğe götürüp bıraktığına atıf yapıldı.
25 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTEMİ
Şüphelinin Türk Ceza Kanunu'nun 83/1 maddesi gereğince, 'ihmali davranışla kasten öldürme' suçundan 25 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istenilen iddianamenin sonunda, “Şüpheli ile maktulün arasındaki üstsoy-altsoy ilişiklisi, Türk Medeni Kanununun 364. Maddesi uyarınca şüpheliye babasının bakım ve gözetiminin sağlama yükümlülüğü getirmekte. Bu kapsamda şüpheli hayatı tehdit eden durumu fark ettiğinde gerekli sağlık ve kolluk birimlerine haber vermekle yükümlüdür. Şüphelinin bakıma muhtaç babasını önce evde tek bırakarak sonra da eve gittiğinde yerde bilinçsiz ve ağır bakımsız halde bulduğu halde müdahalede bulunmayıp sağlık kuruluşlarına bildirmemesi, bu hukuki sorumluluğun açık ihlalidir. Böylece şüphelinin ihmali davranışı maktulün ölümüne sebebiyet verdiğinin kabulü gerekmektedir. Şüphelinin olayın ilk günlerinde cesedi evde tutarak mevsim sıcaklıkları da dikkate alındığında cesedin bozulmasına sebebiyet vermiş ve belli bir süre geçtikten sonra ceset üzerinde inceleme yapılma olanağı kalmadığında evden çıkarmıştır. Tüm bu hususlar ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin babasına yaşadığı anda üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyerek belli bir süre bakıma muhtaç halde ölmesini beklediği ve maktülün ölümüne sebebiyet verdiği bu anlamda üzerine düşen ihmal süratiyle kasten öldürme suçunu işlediğine dair kamu davası açılması gerektirir nitelikte yeterli delil bulunduğu anlaşılmaktadır” ifadelerine yer verilerek yargılanması istenildi.
Duruşmanın belirlenecek bir tarihte Anamur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüleceği bildirildi.