• Haberler
  • Ekonomi
  • Selçuk Geçer'den çok sert uyarılar: Taşlar oynak, zemin kaygan! Paranız erimesin!'

Selçuk Geçer'den çok sert uyarılar: Taşlar oynak, zemin kaygan! Paranız erimesin!'

Selçuk Geçer, Türkiye ve dünya ekonomisindeki son gelişmeleri değerlendirerek, özellikle Trump'ın vergi paketi, küresel para hareketleri, enflasyon beklentileri ve Türkiye'nin ekonomik durumu hakkında önemli uyarılarda bulundu. Geçer, piyasalardaki belirsizlik ve risklerin arttığına dikkat çekerek, yatırımcılara ve şirketlere yönelik stratejik tavsiyelerde bulundu.

ABD Başkanı Trump'ın vergi indirimleri paketi, Kongre'den ucu ucuna geçse de bütçede ciddi açıklar oluşturma potansiyeliyle gündemde. Geçer, bu durumun tahvil ve riskli piyasalarda endişe yarattığını belirtti. Amerikalı dev şirketlerin artan tarife belirsizlikleri nedeniyle parayı Avrupa'ya taşıdığına dikkat çeken Geçer, bu durumun 83 milyar dolarlık bir para kaydırmasına yol açtığını ve paritedeki sert etkinin temel sebeplerinden biri olduğunu vurguladı.

JP Morgan CEO'su Jamie Dimon'dan gelen "Amerika'da stagflasyon bekliyorum" açıklaması, küresel ekonomik görünümdeki endişeleri pekiştiriyor. Geçer, stagflasyonun büyümede düşüş, işsizlikte artış ve enflasyonda yükseliş anlamına geldiğini hatırlatarak, ABD'de tüketici güveninin düştüğünü ve hane halkı borcunun arttığını dile getirdi.

AVRUPA'NIN VE ALMANYA'NIN DURUMU 

Avrupa ekonomisinde de işlerin iyi gitmediğini belirten Geçer, özellikle Almanya'dan gelen "sıfır büyüme beklentisi" açıklamasının Türkiye'deki ihracatçıları olumsuz etkileyeceğini ifade etti. Almanya'nın Türkiye'nin en önemli pazarı olduğuna dikkat çekerek, büyük firmaların Avrupa pazarında kayıplar yaşamaya başladığını ve Vestel gibi dev firmaların geleceğinin tartışıldığını söyledi. Geçer, şirketlerin önünün kesilmesi, kur üzerindeki baskının artırılması ve risklerin yükseltilmesi durumunda büyük firmaların da batabileceği uyarısında bulundu.

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ KIRILGANLIKLAR 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) brüt ve net rezervlerindeki artışa rağmen, Geçer bu artışın mevcut riskler karşısında yetersiz olduğunu belirtti. Swap hariç net rezervlerin 20.4 milyar dolar olmasının, 172.7 milyar dolarlık kısa vadeli dış borç ve 182.6 milyar dolarlık özel sektör dış kredi borcu karşısında "hiçbir şeyi karşılamadığı" yorumunu yaptı. Yastık altına para kaçmaya devam ettiğini ve şirketlerin döviz açıklarının büyüdüğünü ekledi.

Türkiye'de bir ekonomi modeli ve programı olmadığı sürece mevcut durumun sürdürülebilir olmadığını ifade eden Geçer, bedel ödenmeden bu işten çıkılmasının mümkün olmadığını savundu. TCMB'nin enflasyon beklentilerine de değinen Geçer, maaş zamlarının gerçekleşen enflasyona göre değil, beklenen enflasyona göre yapıldığını ve bunun tehlikeli bir durum olduğunu belirtti. 2026 yılı sonu enflasyon beklentisinin %12 olmasının, resmi enflasyonun çok üzerinde olan gerçek enflasyon karşısında vatandaşın fakirleşmesine neden olacağını dile getirdi.

PİYASA BEKLENTİLERİ VE YATIRIM TAVSİYELERİ 

Döviz kurlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Geçer, doların 38.90'ın üzerine çıkarak 39'u zorladığını, euronun 44, sterlinin ise 52.48 seviyelerinde olduğunu aktardı. Paritenin 1.12.91 seviyesinde olduğunu ve Trump yönetiminin yarattığı belirsizliklerin para çıkışını hızlandırarak paritedeki yükselişi ve altın fiyatlarını yukarıya itmeye devam edeceğini öngördü. Altının ons fiyatının 3.303 dolar olduğunu belirterek, önümüzdeki dönemde 3.400, 3.500, 3.600 ve kademeli olarak 4.500 dolar seviyelerine yükseleceğini tahmin etti. Gram altının ise kurdaki seyre bağlı olarak 6.000-7.000 TL aralığında kalabileceğini veya kurda kırılma olursa 10.000 TL'nin üzerine çıkabileceğini söyledi.

Borsa İstanbul'a ilişkin ise 15.000'e doğru gideceğini, ancak bu yükselişin gerçek bir yükseliş olmadığını ve sadece Türkiye ekonomisini "harika" göstermek için kullanılacak bir operasyon olduğunu dile getirdi. Yatırımcılara endeks kağıtlarıyla faydalanılabileceğini ancak dikkatli olunması gerektiğini tavsiye etti.

PORTFÖY ÇEŞİTLİĞİ VE FON YATIRIMLARI 

Geçer, yatırımcılara portföy çeşitliliğinin önemini vurgulayarak, "altın mı alayım, dolar mı alayım" gibi tek yönlü sorular yerine, hepsinden belli bir miktar alarak ve konjonktürü doğru okuyarak miktarları ayarlamak gerektiğini belirtti. Fonerya uygulaması üzerinden fon sepeti oluşturma ve portföy kurma mantığını detaylıca anlattı. Yurt içi hisse senedi, kıymetli maden, tahvil bono, eurobond, para piyasası ve katılım fonları gibi farklı varlık sınıflarına yatırım yaparak riskin dağıtılması gerektiğini vurguladı. Bilginin finans sektöründe en önemli şey olduğunu belirten Geçer, Fonerya uygulamasını indirerek yatırım kararlarında rehber olarak kullanmayı tavsiye etti.

Sakin kalınması, sabırlı olunması ve parayı korumanın keyfine varılması gerektiğini ifade eden Geçer, "çok belirsiz bir dönemdeyiz. Taşlar çok oynak, zemin çok kaygan. Bu kaygan zeminde kendinizi ve paranızı koruyabiliyorsanız ne mutlu size" diyerek sözlerini tamamladı.

Hakimiyet Gazetesi - Hakimiyet Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!