- Haberler
- Güncel
- Türkiye bu skandalı konuşuyor! Sahte diplomalar e-Devlet'e kadar nasıl sızdı? Tek tek açıkladılar...
Türkiye bu skandalı konuşuyor! Sahte diplomalar e-Devlet'e kadar nasıl sızdı? Tek tek açıkladılar...
Tüm Türkiye sahte diploma skandalını konuşuyor. Gazeteci Cüneyt Özdemir programında yaptığı konuşmada sahte diplomanın e-Devlet'e kadar nasıl sızdığının , sistemde nasıl göründüğünün bilgisini verdi. Detaylar haberde...
Gazeteci Cüneyt Özdemir’in gündeme taşıdığı son iddianameler, Türkiye'de bugüne kadar karşılaşılan en kapsamlı dijital sahtecilik vakalarından birine işaret ediyor.
Elektronik imza, e-Devlet ve kamu kurumlarının dijital altyapılarına sızarak sahte diploma düzenleyen, notları değiştiren ve ölü avukatların yerine lisans çıkaran organize bir suç ağı ortaya çıkarıldı. Olayla ilgili toplam 199 kişi hakkında işlem yapıldığı ve soruşturmaların yaklaşık 8 aydır sürdüğü öğrenildi.
DİPLOMALAR, EHLİYET NOTLARI, AVUKATLIK RUHSATLARI SAHTE ÇIKTI
Cüneyt Özdemir’in programına katılan Gazeteci Deniz Uras, sahte diplomayla ilgili bilgileri şu şekilde aktardı: “İddianameye göre, söz konusu şebeke Milli Eğitim Bakanlığı, üniversiteler ve diğer ilgili kurumların sistemlerine elektronik imza yoluyla sızarak ehliyet sınavı notlarını yükseltti, sahte diplomalar düzenledi ve hatta depremde hayatını kaybeden avukatların yerine yeni avukat lisansları çıkardı. Soruşturmaya konu olan belgeler arasında sahte lise, üniversite ve mesleki yeterlilik belgeleri yer alıyor.
E-DEVLET DEĞİL, VERİYİ SAĞLAYAN KURUMLAR MANİPÜLE EDİLDİ
Özdemir'in açıklamalarına göre, kamuoyunda "e-Devlet hacklendi" şeklinde yanlış bir algı oluştu. Ancak gerçek bundan farklı. E-Devlet sistemi veri barındırmaz, yalnızca bağlı olduğu kurumların verilerini vatandaşa sunar. Sahtecilik çetesi ise doğrudan üniversitelerin bilgi işlem birimlerinde görevli ya da yetkili kişilerin elektronik imzalarını kullanarak sahte belgeleri YÖKSİS (Yükseköğretim Bilgi Sistemi) gibi sistemlere entegre etti. Bu veriler e-Devlet’e çekildiği için sistemde de sahte bilgiler görünmeye başladı.
ELEKTRONİK İMZA ÜZERİNDEN KURULAN SAHTEKÂRLIK AĞI
İddianamede yer alan bilgilere göre, sahtekarlık ağı elektronik imza sağlayıcı özel şirketlerin bazı bayilikleri aracılığıyla sistemde yetkili kişilerin e-imzalarını temin etti. Özellikle üniversitelerin öğrenci işleri daire başkanlıklarında görevli kişilerin dijital imzaları, sisteme sahte öğrenci kayıtları ve mezuniyet bilgileri girmek için kullanıldı. Bir diploma sahteciliği artık yalnızca bir kağıt üretmekle sınırlı kalmadı; bu bilgiler sistemlere de işlendi. Sahte diplomalar YÖK’ün sistemine, oradan da e-Devlet’e aktarıldı. Bu da kişilerin sahte belgelerle gerçek bir eğitim ya da mesleki yeterliliğe sahipmiş gibi görünmesini sağladı.
İKİ AYRI İDDİANAME, 199 KİŞİ, 35 TUTUKLU
Soruşturmalar 2024 Mayıs ayında başlatıldı. Yaklaşık 8 ay boyunca teknik takip ve dijital izleme gerçekleştirildi. WhatsApp yazışmaları, internet arama geçmişleri ve elektronik belgeler delil olarak toplandı. Şu ana kadar 190 kişi hakkında işlem yapıldı; 135 kişi adli kontrolle serbest bırakılırken, 35 kişi tutuklu olarak yargılanıyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iki ayrı iddianame kapsamlı delillerle desteklenmiş durumda.
TOPLUMSAL GÜVENLİĞİ TEHDİT EDEN BİR YAPI
Soruşturma kapsamında ortaya çıkan tablo, yalnızca bireysel dolandırıcılığı değil, kamu kurumlarının dijital güvenliği, mesleki yeterliliklerin geçerliliği ve toplumsal güvenlik açısından da büyük bir tehdidi gözler önüne seriyor. Avukatlık ruhsatı, sağlık diploması ya da ehliyet gibi hayati belgelerin sahte yollarla elde edilmesi, ilerleyen süreçte ciddi toplumsal ve hukuki sorunlara yol açabilir.”
SÜREÇ DEVAM EDİYOR
Cüneyt Özdemir’in aktardığına göre ise, soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte yeni iddianamelerin gelmesi ve daha fazla kişinin bu şebeke ile bağlantılı olarak yargı önüne çıkarılması bekleniyor. Olay, Türkiye'de dijital sistemlere yönelik güvenlik açıklarının ve kamu denetim mekanizmalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini de gündeme taşıyor.




