Uzmanlar uyarıyor: 'Konya, deprem riski altında'
Konya, uzun zamandır deprem riski taşımayan bir şehir olarak algılansa da, bilimsel veriler bu düşüncenin tam aksini gösteriyor. Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Şükrü Arslan, Konya'nın zemin yapısı ve çevresindeki aktif fay hatları nedeniyle büyük depremler için tehlike oluşturduğunu belirtti.
Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Şükrü Arslan, Konya’nın deprem riski taşıyan bir şehir olduğuna dair halk arasında oluşan "Konya deprem şehri değil" algısının bilimsel açıdan yanlış olduğunu vurguladı. Arslan, Konya’nın güvenli olduğu yönündeki düşüncenin bilimsel verilerle çeliştiğini belirtti. Jeoloji mühendislerine göre, Konya, birçok aktif fay hattı üzerinde bulunuyor ve bu durum şehri ciddi şekilde deprem tehdidi altına sokuyor.
Arslan, Konya’daki aktif fayların iki ana kategoride incelendiğini söyledi. Bunlardan ilki, "bölgesel faylar" olarak adlandırılan, şehri çevreleyen ve potansiyeli yüksek olan faylardır. Bunların içinde en dikkat çeken fay, Tuz Gölü Fay Zonu. Tuz Gölü Fay Zonu'nun 6.8 büyüklüğünde bir deprem potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor. Arslan, bu fayın uzun yıllardır sismik enerji birikimi gösterdiğini ve deprem üretemediğini, bu yüzden çok yüksek bir deprem riski taşıdığını ifade etti. Tuz Gölü Fay Zonu'nun Konya merkezine yaklaşık 150 kilometre uzaklıkta olmasına rağmen, ova zemini nedeniyle burada yaşanacak bir depremin büyük ivmeli etkiler yaratabileceği öngörülüyor.
Diğer bölgesel faylar arasında, Konya’yı tehdit eden Akşehir-Sultandağı Fay Zonu ve Ecemiş Fay Zonu da bulunuyor. Akşehir-Sultandağı Fay Zonu, 1990’lı yıllarda Akşehir’de büyük yıkımlara yol açmıştı. Ecemiş Fay Zonu ise Kayseri ve Aksaray illeri arasında uzanıyor ve potansiyeli yüksek bir başka tehdit olarak öne çıkıyor.
YEREL FAYLAR VE POTANSİYEL DEPREMLER
Konya'daki yerel faylar ise daha küçük ölçekli olmakla birlikte, deprem riski taşıyor. Bu faylar, Konya il sınırları içinde yer almakta olup, 4 ila 5.5 büyüklüğünde depremler üretebilecek kapasiteye sahip. Bu yerel faylar arasında Ilgın Fay Zonu, Altınekin Fay Zonu, Cihanbeyli Fay Zonu ve Konya Merkez Fay Zonu yer alıyor.
DEPREM ALGISININ YANLIŞ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Son yıllarda Konya'da meydana gelen 4 büyüklüğündeki ve üzerindeki depremler, bölgedeki fayların aktif olduğunu ve bu faylarda hareketlerin gerçekleştiğini gösteriyor. Arslan, Konya’nın "deprem şehri değil" algısının geçmişte ne kadar yaygın olduğunu ancak günümüzde bunun bilimsel olarak yanlış olduğunu net bir şekilde ortaya koyduklarını belirtti. Arslan, Konya'da deprem ivmelerine uygun, depreme dayanıklı şehirleşmenin şart olduğunu vurguladı.
KONYA’NIN OVA ZEMİNLERİ DEPREM RİSKİ ARTIRIYOR
Konya'nın ova zeminine sahip olması, deprem sırasında zemin büyütmesi etkisi ile yapılar üzerinde daha şiddetli sarsıntılara yol açabiliyor. Arslan, ova zemininin deprem anında kötü zemin olarak sınıflandırıldığını ve bu yüzden Konya'nın, diğer illere göre daha fazla etkilenebileceğini söyledi. Konya'da, yerel ve bölgesel faylar dikkate alınarak yapılaşmanın yapılması gerektiğini belirten Arslan, depreme dirençli bir şehir inşa edilmesinin hayati önem taşıdığını ifade etti.
Şükrü Arslan, Konya'da sağlıklı ve güvenli bir şehirleşme için, depreme karşı dirençli yapıların inşa edilmesi gerektiğini tekrarlayarak, "Bugün alınacak önlemler, gelecekte büyük bir felaketten korunmamıza yardımcı olacaktır" dedi. Bu konuda kamuoyunun daha bilinçli olması ve deprem riskine karşı hazırlıklı bir şehir planlaması yapılması gerektiği vurgulandı.