Kerim Toslak

BU NASIL ATEŞKES

Kerim Toslak

Her ne kadar bazıları Siyonist İsrail ile Filistin- Hamas arasındaki savaşın Gazze Şeridinde 7 Ekim 2023 tarihinde başladığını zannetse de bu savaş yüz yıldan uzun süren bir savaştır. Başta İngilizler olmak üzere, Batılı devletlerin içlerinden atılması gereken bir safra olarak gördükleri Siyonist Yahudi toplumunu, Filistin topraklarına göndermeleri ile başlayan bir savaştı bu. 1. Dünya savaşından sonra gruplar halinde peyderpey bölgeye yerleşen ve kolonileşen Yahudi topluluğu, İngilizlerin desteklediği silahlı terörist gruplar halinde bölgede yaşayan Filistinlilerin kasaba ve köylerine  saldırırlar düzenleyerek, evlerini, barklarını, arazilerini, ürünlerini yağmalamalarıyla o günden bugüne devam etmektedir.

2. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan birleşmiş milletlerin ilk icraatı, Filistinlilerden gasbettikleri topraklarda kolonileşen  Siyonist Yahudi toplumuna hukuki statü kazandırarak İsrail Devletini gayrimeşru olarak bölgede peydahlamak oldu. (Aslında bu olay bile BM'nin niçin kurulduğunu ve Filistin halkının çıkarına yönelik bir icraatının da olamayışının ip uçlarını da barındırır)

 
2.Dünya savaşı'na kadar İngiliz himayesinde olan siyonist İsrail yapılanmasının himayesini, dünyanın jandarması ABD devraldı. ABD'nin kılcal damarlarına kadar yerleşen paralel siyonist yapı artık emin ellerdeydi. O gündür bugündür bölgede kan akmaya devam ediyor. ABD desteğinde siyonist oluşum saldırılarına ve katliamlarına devam etmektedir. Bölgedeki halkların savunma refleksi ile oluşturdukları küçük silahlı gruplar, gayri meşru terörist oluşumlar olarak damgalanıp uluslararası arenada hak, hukuk ve muhataplıktan mahrum bırakıldılar. 

Hatta Filistin halkına uygulanan katliam ve soykırımların gerekçesi sayıldılar.  Dolayısıyla böyle bir ortamda elbette adil bir anlaşma olmayacağı ortadaydı. Hele hele ABD'nin arabuluculuğu ve hakemliği altında yapılan bir ateşkes Antlaşması'nın, nasıl bir ateşkes olacağı belliydi. Katliamın destekçisi ve hatta soykırımın ortağı olan ABD'nin arzu ve isteğine uygun olan bir ateşkesin adil olması hak, hukuk vaat etmesi akıl dışıydı. Bütün bunlara rağmen arabulucu ve garantör olarak Türkiye'nin de içinde bulunduğu Katar'ın ve Mısır'ın ve başka bazı ülkelerin imzacılar arasında yeraldığı bir anlaşmanın en azından Gazzedeki katliamı durduracağı umuluyordu. 

Gelinen noktada bu imzalanan ateşkes anlaşmasıyla ortaya çıkan sonuç ateşi kesmedi. Ama bölgedeki katliam ve soykırımın Dünya gündeminden düşürülmesini sağladı. Ateş kesildi mi? Hayır ateş kesilmedi. Katliam devam ediyor. Halâ  soykırımcı Siyonist İsrail Gazze'de masum sivilleri, sığındıkları derme çatma çadırlarda öldürmeye devam ediyor. Hatta katliam ve yağma Batı Şeria'da da şiddetini artırarak devam ediyor. Evet kesilen bir ateş var ama kesilen bu ateş Hamas tarafının ateşi. 

Siyonist Soykırımcı İsrail yönetimi bu  anlaşmada belirtilen yardımın 3 te birinin bile Gazze’ye girişine müsaade etmiyor. Katil israil yönetimi anlaşmada imza altına alınan çocuklar, hastalar, yaralılar ve savunmasız kesimlerin ihtiyaç duyduğu 350’den fazla temel gıda ürününün Gazze Şeridi’ne girişini engelliyor. 

Bu durumda HAMAS tarafı adına anlaşma görüşmelerini  yürüten Katar, Mısır ve diğer imzacı  ülkeler, anlaşmanın patronu olduğunu iddia eden Başkan Donald Trump'a dönüp "bu nasıl ateşkes, bu nasıl anlaşma, artık şu tasmasını tuttugun itine sahip çık" demeleri gerekir. 
 

Selcuklu/ Konya

Yazarın Diğer Yazıları