İYİ BİR DENETİM SİSTEMİ ŞARTTIR

Son yıllarda yaşanan can ve mal kayıplarına sebep olan kazalarda sık sık gündeme gelen denetim konusunun ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılıyor. Gerek Bolu Kartalkaya'da Grand otelde yaşanan, bir çok canın kaybına yol açan yangın  faciası, gerek bir kaç gün önce Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde kozmetik fabrikasında çıkan yangında yaşanan can kayıpları, özellikle iş güvenliği konusunu ve buna bağlı olarak denetim meselesini gündeme taşıdı. 

Daha önce de aynı bölgede yaşanan havai fişek fabrikasındaki patlamada da can kayıpları yaşanmıştı. Benzer olayların tekerrür etmesi ders alınmasını gerektirirdi. Belli ki bir yerlerde bir aymazlık var.
Merhum M. Akif'in dediği gibi;
 

"Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
' Tarih ' i ' tekerrür ' diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?"
Belli ki ibret alınmamış.

 En güzel yasaları çıkarabilirsin. Kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge en ince ayrıntısına kadar gayet güzel hazırlanabilir. Ancak bunlara uyulması ve uygulanmasının takip ve denetlenmesi  gerekir. Bunların uygulayıcılar tarafından yerine getirilip getirilmediğinin takip ve tespitini yapmadığın sürece mevzuatın çok iyi hazırlanmış  olmasının bir anlamı yok. Basına yansıdığı kadarıyla, Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde kozmetik fabrikasında çıkan yangında yaşanan can kayıpları örneği, mevzuat yetersizliğinden değil, denetimsizlikten ve suiistimallerden kaynaklandığını gösteriyor.

 İlgili kişi ve kurumların  gerekli araştırma ve soruşturmayı yaptıktan sonra hazırlayacakları rapor önemlidir. İşgüvenliği açısından, çalışan işçilerin yasal mevzuata uygun çalıştırılıp çalıştırılmadığı hususlarını, hazırlanacak rapor ortaya koyacaktır. Keşke bu can kayıpları yaşanmadan önce gerekli denetimin yapılıp, gerekli tedbirler alınsaydı, demeden edemiyor insan. 

  Kamuda denetim yapanlar da insan elbette. Onların da zaafları vardır. Eksiklikleri vardır. Bazı eksiklikler her insanda olabilecek eksiklikler olabilir. Hani derler ya insan oğlu hatadan hali değildir. Art niyet olmayan daha çok cehalet (eğitim eksikliği ve yaptığı iş alanı ile ilgili yetersiz bilgi) gaflet (unutma, dikkatsizlik ve dalgınlık) kaynaklı olan zaafiyet bir noktaya kadar mazur görülse de ahlâki zaafiyetten  kaynaklanan eksikliğin asla kabul edilebilir tarafı olmaz. Elbette hak eden hak ettiği cezayı görmeli.

 En iyi eğitimi versen de ahlâki zaafiyeti gidermek ve önlemek oldukça zordur. Onun için denetçileri de denetleyecek mekânizmaları iyi oluşturmak çok önemlidir.  Eğitimden ekonomiye devletin kalkınabilmesi  ve ileri düzeye yükselebilmesi için, iyi bir denetim sistemi kurabilmiş olması gerekir.  Denetimsizlik ahlâki kokuşmuşluğu doğurur. Ahlaki çöküntü de devlet sistemini çökertir.

    Selcuklu/Konya