Sosyal Medya ve Habercilik
Osman Avcı
Son on yılda büyük bir ivme kazanan sosyal medya etkileşimleri, kurumların davranışlarını da değiştirdi.
Pazarlarda fatura avına çıkıp bunu sosyal medyada paylaşan belediye başkanlarından, sosyal medyada gündem olan bir olaydan sonra soruşturma başlatan yargı erkânına kadar birçok kişinin davranış şekilleri farklılaştı.
Bunun en son örneği ise Konyaspor–Gaziantepspor maçında yaşandı. Filistin atkısı ile maça girmeye çalışan bir vatandaşa engel olmaya çalışan güvenlik görevlisinin videosu sosyal medyaya düşünce, güvenlik şirketi çalışanın iş akdinin feshedildiğini duyurdu. Öyle ki eğer bu olay sosyal medyada patlamamış olsaydı, o vatandaş maça giremeyecek ve kimse yaşananlardan haberdar bile olmayacaktı.
Sosyal medya artık etkili bir güç. Ancak ne yazık ki bu gücü kullanma bilinci bizde henüz tam anlamıyla oluşmuş ve oturmuş değil. Şimdilik bu mecralar, fenomenler ve “sözde sanatçı” tayfa tarafından işgal edilmiş durumda. Kitlesi ve etkileşimi güçlü olan kişiler, gündem belirleme ve kamuoyunu yönlendirme konusunda hâlâ oldukça mahir.
Üzücü olan ise kurumların ve yetki sahiplerinin, bir olay yaşanmadan önce inisiyatif kullanıp reaksiyon almamaları. Bu durum benzer olayların daha da yaygın hâle gelmesine sebep oluyor. Bir meselenin ya da sorunun çözüm bulması için sosyal medyada patlak vermesi mi gerekiyor? Bu ülkenin vatandaşı, kurumların ve yetki sahiplerinin her ne olursa olsun adalet üzere var olduğuna inanamayacak mı?
Manipülasyona açık ve toplumu yanıltacak konuların bu kadar kolay bir şekilde gündeme gelmesi, yalnızca kurumların değil, toplumun da sorumluluğunda. Bilinç düzeyi ne kadar düşerse, manipülasyon oranı da o kadar yükseliyor. Bu noktada vatandaşın da, devletin kurumlarına ve yetki sahiplerine olayları bilinçli bir şekilde aktarması gerekiyor. Aksi hâlde, “parayı verenin düdüğü çaldığı” bir dijital dezenformasyon ortamına doğru sürükleniyor ve bilinçsiz bir tüketime mahkûm oluyoruz.
Son olarak, aklımızda bulunsun:
“Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.”
Hucurât Suresi, 6. Ayet
