- Haberler
- Ekonomi
- Yerli Ürünlerde 'Ters Fiyat' Çelişkisi: Vatandaş Kendi Malına Yabancıdan Daha Fazla Ödüyor
Yerli Ürünlerde 'Ters Fiyat' Çelişkisi: Vatandaş Kendi Malına Yabancıdan Daha Fazla Ödüyor
Yeni Akit yazarı Ali Osman Aydın, bugünkü köşe yazısında Türkiye'de üretilen bazı ürünlerin, yurt dışında Türkiye'den daha ucuza satılmasını eleştirdi. Aydın, örnek olarak TOGG ve yerli silah sanayiini göstererek, 'Kendi ürettiğimiz değerlerden başkaları bizden daha fazla istifade ediyor' dedi.
Yeni Akit yazarı Ali Osman Aydın, bugünkü köşe yazısında Türkiye’de üretilen bazı ürünlerin, yurt dışında Türkiye’den daha ucuza satılmasını eleştirdi. Aydın, örnek olarak TOGG ve yerli silah sanayiini göstererek, “Kendi ürettiğimiz değerlerden başkaları bizden daha fazla istifade ediyor” dedi.
Aydın, geçtiğimiz günlerde yapılan vergi artışlarıyla birlikte standart paket TOGG’un fiyatının 1 milyon 440 bin TL’den 1 milyon 862 bin TL’ye çıktığını, buna karşılık Almanya’da neredeyse aynı fiyata satıldığını hatırlattı. Benzer bir durumun yerli silah sanayiinde de yaşandığını belirten Aydın, “Amerikalı bir koleksiyoncu, vergisi ve nakliyesi dahil 400-500 dolara aldığı Türk yapımı silahı, Türkiye’de bir vatandaş neredeyse 800-900 dolara alabiliyor” ifadelerini kullandı.
Yazısında bu tabloyu “saçma” olarak nitelendiren Aydın, Türkiye’de üretilen ürünlerin yurt dışına daha uygun fiyatlarla sunulmasının, yerli tüketicinin ise hem kendi malına hem de ithal ürünlere yüksek vergiler nedeniyle daha fazla para ödemek zorunda kalmasının ekonomik bir çelişki olduğunu vurguladı.
Aydın, yazısında ayrıca sosyal medyada gündem olan Dücane Cündioğlu’nun bir videosu üzerine yapılan akademik yorumları da ele aldı. “Daha kötüsü var” mantığıyla yapılan kıyaslamaların, yaşanan mağduriyetleri önemsizleştirdiğini ve faili görünmez kıldığını belirten Aydın, “Despotluğu kıyasla meşrulaştıramazsınız. Demir yumruğun azı da çoğu da önemlidir, çünkü o doğrudan insanların hayatlarıyla ilgilidir” dedi.
Aydın, tarihle yüzleşmenin ve geçmişteki haksızlıkları anlamanın, kötülüğü miktarına bakmadan kabul etmekten geçtiğini vurguladı.
