• Haberler
  • Türkiye
  • Zengezur Koridoru, Türkiye'ye stratejik avantaj sağlayacak mı?

Zengezur Koridoru, Türkiye'ye stratejik avantaj sağlayacak mı?

Zengezur Koridoru'nun örneklerinde yaşanan değişim, Türkiye'nin Avrasya'daki jeopolitik gücünü güçlendirecek önemli bir fırsat sunuyor. Küme Vakfı Güvenlik ve Strateji Masası'ndan Abdullah Kabaoğlu ve Ahmet Zahit Güney'in kaleme aldığı bir analize göre, bu fırsatın değerlendirilmesi, ancak çok yönlü ve proaktif bir diplomayla mümkün olacak.

ABD'nin dış politikasında Orta Doğu'dan Uzak Doğu'ya kayan odaklı, Rusya ve İran gibi rekabetlerle gerilim taşıyan bir hamle olan Zengezur Koridoru'na olan ilgi artırıldı. İkinci Karabağ Savaşı sonrasında Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki barış görüşmelerinin hız kazanmasıyla, bu süreç ABD'nin arabuluculuğuna taşındı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 8 Ağustos'ta Washington'da bir araya gelerek, Zengezur Koridoru'nun işletme haklarının 99 yıllığına ABD'ye devredilmesini öngören bir deklarasyona imza attılar.


Bu koridor, Barents Denizi'nden Basra Körfezi'ne uzanan hattın, Rusya ve İran'ın kontrolü dışında tek geçiş şeması oluşturuluyor. Bu konumu konumlandırın, Batı ekonomik sistemi için Orta Asya'ya açılan benzersiz bir kara yolu imkanı sunuyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana var olan potansiyel, bölgedeki siyasi gerilimler nedeniyle tam olarak kullanılamamıştı. Ancak, yeni durum bu riskleri ortadan kaldırırsa, bölge Batı ekonomileri ile Orta Asya Türk Cumhuriyetleri arasında bir köprü işlevi görmesini sağlayacak uygun koşullar yaratmıştır.

ORTA ASYA'DA DEĞİŞEN DENGELER

Rusya-Ukrayna Savaşı, Rusya'nın Orta Asya'daki geleneksel genişlemesini uzattı. Kazakistan başta olmak üzere bölge ülkelerinde, artık Rusya ile Batı arasında daha düzenli bir dış politika izliyor. Çin'in "Bir Kuşak, Bir Yol" projesiyle bölgedeki ekonomik işleyişini artırması, Rusya'dan boşalanların doldurma potansiyelini taşıması. Bu durum, ABD ve Batılı müttefiklerini, Orta Asya'yı Çin'in derinliklerine kaptırmamak için daha aktif bir dış politika izliyor. Zengezur Koridoru, ABD'nin bu stratejideki ileri karakolu olma potansiyelini taşıyor.

Türkiye için bu gelişmeler, Türk Cumhuriyetleri ile gelişmeleri geliştirme adına büyük bir fırsat sunuyor. Rusya ve İran'ın bölgesel etkisi, geçmişte Türkiye merkezli "Orta Koridor"un gelişimi engellenmişti. Ancak Zengezur Koridoru'nun açılmasıyla Türkiye, Orta Asya'ya sürekli bir kara bağlantısı sağlıyor. Koridorun çalışma haklarının Amerikan ölümlerine devredilmesi, bu rotanın değişmesi olası girişimlere karşı korunmasına yardımcı olacak bir denge unsuru olarak değerlendiriliyor. Bu sayede Türkiye, hem Orta Asya pazarlarındaki başarıyı artırarak ekonomik kazançlar elde edebilir hem de enerji açısından zengin ülkelerin Batı'ya erişimine aracılık ederek küresel bir enerji merkezi olma hedefine yaklaşabilir.

TÜRKİYE'NİN DİPLOMASİSİ

Tüm bu olumlu sinyallere rağmen, sürecin risklerinden tamamen arınmış olmadığını belirtmekte fayda var. ABD'deki iç siyasi çalkantılar, Zengezur Koridoru'na yönelik adımların kalıcılığı konusunda soru hileleri yaratabilir. Ayrıca, ABD ve AB İçinde İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lobileri gibi unsurlar, Türkiye'yi Batı-Orta Asya sertifikasının dışında bırakmaya çalışılırlar. Bu senaryo gerçekleşiyorsa, Türkiye için bir fırsat ortaya çıkmadan bir engele dönüşebilir. Bu küçük ama tehlikeli ihtimali ortaya çıkarmak için Türkiye'nin her aşamada etkin ve kararlı bir diplomasi izlemesi, Batılı aktörlere olan favoriliğini göstermesi büyük önem taşıyor.

Hakimiyet Gazetesi - Hakimiyet Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!