Seydişehir'de sanayinin çehresini kadınlar değiştiriyor
Konya'nın Seydişehir ilçesinde bir grup kadın, sanayi üretimine cesur adımlarla katılarak yangın dolabı üretiminde ustalığa uzanan bir yolculuk sürdürüyor. Halk Eğitim Merkezi'nde aldıkları kaynakçılık eğitimiyle başlayan bu hikâye, şimdi hem sanayiye hem de sosyal hayata örnek oluyor.
Konya’nın Seydişehir ilçesinde faaliyet gösteren bir yangın dolabı üretim atölyesinde çalışan üç kadın, sanayi sektöründe genellikle erkeklerin yer aldığı alanlarda gösterdikleri başarıyla dikkat çekiyor. Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan kaynakçılık kursunu tamamlayan kadınlar, atölyede üretimin neredeyse tüm aşamalarında görev alarak hem meslek sahibi olmanın hem de ekonomik özgürlük kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.
Yaklaşık iki ay süren kaynakçılık eğitimini tamamladıktan sonra atölyede işe başlayan 47 yaşındaki Hilal Öksüz, kısa sürede kaynak makinesi başında ustalaşmaya başladı. İşe başladığı günden bu yana gösterdiği azimle hem ustalarının hem de çalışma arkadaşlarının takdirini kazanan Öksüz’ün sanayideki lakabı ise ilgi çekici: “Halil ağabey.” Sabah vardiyasına bu isimle başlayan Öksüz, gün sonunda “Hilal abla” olarak atölyeden ayrılıyor.
Hilal Öksüz’ün hayat mücadelesine en büyük desteği ise kızı veriyor. Annesinin her işi yapabileceğine inanan genç kız, annesinin iş hayatındaki kararlılığını gururla takip ediyor. Sanayide kadın olarak var olmanın gururunu yaşayan Öksüz, işi öğrenmek için çıktığı yolda şimdi kendi alanında deneyim kazanmaya devam ediyor.
Atölyede görev alan bir diğer isim ise Özlem Bilici. Eşiyle birlikte aynı işyerinde çalışan Bilici, sanayiye adım attığında “erkek işi” denilerek önyargıyla karşılaşsa da kısa sürede bu algıyı yıktı. Taşlama, zımparalama ve makine kullanımı gibi görevlerde başarıyla çalışan Bilici, iş ortamının huzurlu ve destekleyici olduğunu belirtiyor. Eşiyle iş yerinde ustalık-çırak ilişkisi kurduklarını ifade eden Bilici, işi sevmenin başarının anahtarı olduğunu dile getiriyor.
Atölyede çalışan kadınların başarısı, sadece iş arkadaşları tarafından değil, atölye ustaları tarafından da takdirle karşılanıyor. Usta Mehmet Bilici, üretim sürecine katkı sunan 3 kadınla birlikte toplamda 14 kişinin çalıştığı atölyede kadınların gösterdiği azim ve titizlikten memnun olduklarını ifade ediyor. Yurt içi pazarın yanı sıra Irak, Gürcistan ve Fas’a da ürün gönderdiklerini belirten Bilici, atölyedeki ortamın adeta bir aile havasında olduğunu ve kadın çalışanların performanslarıyla örnek oluşturduğunu vurguluyor.
Sanayide kadın emeğini görünür kılan bu küçük ama anlamlı başarı hikâyesi, Seydişehir’den yayılan umut dolu bir mesaj veriyor: Kadınlar isterse her işin üstesinden gelebilir.
Bakmadan Geçme





