Mükremin Kızılca

Terör Müslümanların iç meselesidir

Mükremin Kızılca

Çeşitli adlar altında, farklı İslam ülkelerinde, ayrı zamanlarda kurulan, terör örgütleri ve icra ettikleri hadiseler Müslümanların iç sorunudur.

Bu örgütler, Moskova’da, Madrid’de, ABD’de vb. masum insanları, Türkiye’de, Nijerya’da, Yemen’de, Bağdat’ta ve Kabilde vb. Müslümanları katliama tabi tutacak kadar ileriye gitmiştir. 

Açık konuşalım bu örgütler gençleri ikna ederek bünyesine katacak malzemeleri İslam’ın kaynaklarını zoraki yorumlara tabi tutarak elde etmektedir.

Çare nedir?

Çare üç aşamadan oluşmaktadır: bu üç aşamalı plan gerçekleştikten sonra dünyanın kullanacağı adının önüne, haşa, “İslami” denen bir örgüt kalmayacak ve onu bahane ederek İslam topraklarını işgale girişen batı dünyası olmayacaktır.

1- Teröre karşı Türkiye, İran, Suudi Arabistan, Endonezya, Mısır ve Pakistan öncelik almalıdır. Bu ülkeler İslam ülkelerinin bir tür güvenlik konseyi görevini yapmalıdır.  

2- Bu güvenlik konseyi bütün dünya Müslüman devletlerini ve Müslüman topluluklarını organize ederek Müslümanları dâhili ve harici vesayetlerden kurtarabilecek tek yöntem olan, tüm İslam ülkelerinin bir araya gelerek, bağlayıcı, uygulanabilir bir yasayla evrensel dini lider seçmelerini sağlamaktır. Bu hem sünnetin hem de kitabın emrettiği vazgeçilmez bir hakikattir.

Bu durumda dört halife devri dışındaki babadan oğula geçen halifelik tarzı ve ya sadece bir halktan olma şeklindeki ayrıcalıklara asla yer verilmeyecek ve bütün Müslümanların doğrudan ve ya dolaylı oylarıyla seçilerek yaptırım gücüne güç katılacaktır.

3- İslam ülkeleri 3. olarak ortak bir ordu kuracaklar ve gerektiğinde bütün gereken bölgelerde yasa dışı terör olaylarına müdahale ederek İslam’a zarar veren ve başına İslam konmaya çalışılan vahşetleri anında bastıracaktır. 

Hulasa bugün başsız olan Müslümanların kendilerine bir baş seçmeleri kendi başına hareket ederek İslam’a zararı ve birden fazla fetva arasında kalarak şaşkınlıklara düşmeyi önleyecektir.

Evet, bu bir hayaldir hatta çok uzak bir hayal.

Ama mutlaka olması gerçekleştirilmesi gereken bir hayaldir. İslam toplumlarının dağınık hali, farklı cephelere yönelmiş yüzleri sebebiyle bu zaruret, bir hayal olarak addedilebiliyor, ne yazıktır ki.

Ama bunu yapmamız, başkaları yaptırmadan yapmamız lazımdır.

Yazarın Diğer Yazıları