Mustafa Özyurt

Birtakım Hikmetler

Mustafa Özyurt

Yine Bakara Sûresi’nde Allâh Teâlâ:
“…Allâh’tan ittikâ edin, Allâh size ihtiyâcınız olan şeyleri öğretir…” (el-Bakara, 282) buyurmuştur.
Hz. Ali radıyallâhu anh’dan şöyle bir rivâyet vardır:
“İlm-i bâtın, Allâh celle celâlühû esrârından bir sır ve hikmetlerinden birtakım hikmetlerdir ki, o ilmi, kullarından dilediklerinin kalbine verir.” (Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, II, 52)
Mûsâ a.s., kendisine vahiy ile işâret edilen zâtı, bir kayanın üstünde hırkasına bürünmüş olarak gördü ve selâm verdi:
“–Ben Mûsâ’yım!” dedi.
Hızır aleyhisselâm da cevâben:
“–Demek Benî İsrâîl peygamberi olan Mûsâ sensin!” dedi.
Mûsâ a.s.: “–Bana Allâh tarafından bildirilen, insanların en âlimi sen misin?” diye sordu.
Hızır a.s. cevâben:
“–Yâ Mûsâ! Allâh bana bir ilim vermiştir, o sende yoktur. Sana da bir ilim vermiştir, o da bende yoktur.” dedi.
Mûsâ a.s., Hızır aleyhisselâm’dan bu ilmi telâkkî etme arzusunu bildirdi. Zâhiren akılla anlaşılması mümkün olmayan, kendisine acâib ve garâibden görülen bazı hakîkatlerin hikmetini Hızır’dan öğrenecekti.
“Mûsâ O’na:
«–Allâh’ın sana öğrettiği ilim ve hikmetten bana da öğretmen için sana tâbî olabilir miyim?» dedi.” (el-Kehf, 66)

(Devam edecek)
 

Yazarın Diğer Yazıları