Kerim Küçüksarı

Erbakan Hoca, Haim Nahum Doktrini, Seçimler ve Halimiz! 

Kerim Küçüksarı

Yazıyı kaleme aldığım bugün, 28 Şubat post modern darbenin, bizden olmayanların bizim kisvemizde, bizim kıyafetlerimizle, bizim seçtiğimiz Başbakana ayar verdiği günün yıl dönümü! O gün bayrağı, vatanı, milleti ve inancı için dik duranlara, eğilmeyenlere bin selam olsun. 

Rahmetli Erbakan Hoca iyisi ve kötüsü ile bu ülke insanının refah içerisinde ve serbestçe yaşaması için bir mücadele verdi ve bu fani âlemden göç edip gitti. Geriye hatıraları, Türkiye’nin savunma sanayisini ayağa kaldırması için alttan alta yetiştirdiği adamları, projeleri ve fikirleri kaldı.

Bugün yapılan askeri çalışmaların ve üretimlerin arka planını şöyle bir araştırınca, yine rahmetli Erbakan Hoca ve bu vatan sevdalılarının çıktığını görürsünüz.

Erbakan Hoca’nın üzerinde en çok durduğu konulardan biri de bu milletin sömürülmesinin önüne geçilmesi, fakirleştirilmemesi, eğitimde, sanayide adalette diğer milletlerin çok üstüne çıkılması idi.

Rahmetli Başbakan Necmettin Erbakan yorulmadan bıkmadan senelerce uğraştı. Bunlarla birlikte Haim Nahum ve onun düşüncesine hizmet edenlerin karanlık planları hakkında bu milleti uyandırmaya çalıştı, az sayıda insan hariç kimse anlamadı. 

Erbakan Hoca ve onu anlayanlarla, alay ettiler, yapılması gerekenleri yapmadılar, alınması gereken önlemleri almadılar ve engellediler. 
Peki Haim Nahum Doktrini nedir? Bilen var mı? Bilip te kulağının üzerine yatan var mı? Bilmem ama bu doktrini tekrar tekrar hatırlatmakta fayda var. 

Haim Nahum ülkemiz üzerindeki kirli planlarını uygulamak için diyor ki;

-    İnsanları aç bırakacaksın.
-    İnsanları işsiz bırakacaksın.
-    İnsanları borca esir edeceksin.
-    Dinlerinden uzaklaştıracaksın.
-    Irklarına, tarikatlarına, mezheplerine ve siyasi görüşlerine göre tahrik edecek, Türkiye’yi böleceksin.
-    Bölünmüş parçaları birbirleri ile çarpıştırıp, savaştıracaksın.
-    Parçalanmış, zayıflatılmış parçaları siyonizm’in emrine verip, yutacaksın.

Haim Naum başka ne desin? Şimdi çevrenize bir bakın!

İnsanımızın alım gücü, işsizlik, insanlarımızın borçlanması ne durumda? Din tacirleri ve dini kendi emelleri için kullanan çevrelerin topluma verdiği zarar ne boyutta? Toplum mezhep, cemaat, tarikat, siyasi parti gibi unsurlarla kamplara ayrıldı mı? Güçlü olan diğerini sindirilip susturuyor mu? Ayrıştırmak için bunca çaba niçin? Amaç nedir?

Seçimler ya da diğer nedenler üzerinden yürütülen ayrıştırmalara aldırmayın. Sonuç olarak CHP’li AK Partili MHP’li aynı milletiz. Biri diğerinin kardeşi, öbürü amcası, asker arkadaşı, dünürü, camide cemaati, kışlada, emniyette biri diğerinin arkadaşıyız. Aynı sofrada oturup yemek yiyen, ayni kıbleye dönen, cenazede, bayramda bir araya gelen, birimiz diğerinin sevinci ile sevinen, kederi ile kederlenen insanlarız.

Seçimleri hak batıl savaşına, dinli dinsiz tartışmasına indirgemeye, birinin diğerini ötekileştirmesine hiç gerek yok. İnsanlar muhalefet edebilir ama ihanet edemez. İhanetinin cezasını da zaten devletimiz keser. Gerisine bakmayın vesselam.

Ereğli’de Seçimi Kazanamayan Başkan Adayı İl Olmayı Bekleyen Ereğli’nin Aleyhine Mi Çalışacak?

Seçim geldi, il olma ile ilgili tartışmalar hayli alevlendi. Kimisi il olacak, kimisi yıllardır söz veriyorlar bir türlü olmayacak diyor. Kanaatim Ereğli il olacak. Daha da ötesi belediye seçimlerini hangi parti kazanırsa kazansın Ereğli il yapılmak zorunda. Çünkü bu kadar insanın yükünü Konya zaten taşıyamaz oldu.

Ereğli il olamaz ise bilin ki farklı siyasi görüşteki kesimlerin aynı amaç için, yani Ereğli’nin il olması için bir araya gelememesinden olacak. Seçimi her hangi bir aday kazanamaz ise “Ereğli Sevdasından” vaz mı geçecek? Ereğli sevgisi iktidarda ya da muhalefette olmaya göre mi değişecek?

Artık bu kısır çekişmeleri aşmanın vakti çoktan geçti. Ereğli’mizi gerçekten seven yürekli insan Ereğli’nin il olması için her hâlükârda zaten çalışır. Çıkarına göre çalışanlarda bu süreçte kesinlikle ayrışacaktır. 

Konu gayet açık! Ereğli sevdalıları, siyasi kimliğinizden arınarak Ereğli’nin il olması için bir araya gelecek misiniz? Yoksa bu treni bir daha mı kaçıracaksınız? Seçim öncesinde vatandaşa bunu anlatın yeter. 

Seçimi de “temiz olan kazansın” diyor, adaylara bol şans diliyorum. 

Yazarın Diğer Yazıları