
Dünya bir ihtimal
Latife ÖGE AKIN
Bir anlasak şu dünyanın ne kadar yalan ve geçici olduğunu, yaşadığımız bir dakika öncesinin hayal veya rüya olmaktan öte bir şey olmadığını…
Üzdüğümüz, yorduğumuz insanın yarın salından tutma ihtimalimizi…
Helalleşememe ihtimalimizi…
Gönlünü alacak zaman bulamama ihtimalimizi…
Bugün hor gördüğümüze yarın muhtaç olma ihtimalimizi…
Bugün beğenmediğimizi yarın mumla arar olma ihtimalimizi…
Allah yaratmış demeden yerden yere vurup sonra onun vicdanı karşısında ezilebileceğimiz ihtimalini…
Kimisinin silahının dua olduğunu, kimisinin merhametiyle öldürdüğünü, kimisinin sessizliğinde boğduğunu anlamak için neden illa ki yaşamayı bekleriz…
Anlayıvermek kolayken neden kötülüğü, üstüne üstüne gitmeyi seçeriz…
Çalışıp çabalayıp, dünya nimeti kazanma hırsıyla ahireti unutup, sonra bir anda göçüverdiğimizde ne umarız gerçek alemden…
Bir yandan başımızı secdeden kaldırmadan ibadet ederken diğer yandan yıkmadık gönül kapısı bırakmadığımızda Allah’ın huzuruna varınca ne bekleyeceğiz O’ndan…
Kalbini yarıp bakmadığınız insanla ilgili zanla hüküm verip ahirette nasıl helalleşiriz onunla…
Birbirine düşman ettiğimiz yüreklerin ağırlığını hangi dua kaldırır üzerimizden…
İnsanoğlu neyden utanır, ar eder de durayım der?
Neyden ibret alır, ne yeter onu durdurmaya…?
Herkesin dilinde bir “üç günlük dünya” sözü ama baksan hiç ölmeyecek gibi yaşamlar…
Dünyanın tapusunu almış, bir de senet yaradandan… Tövbe haşa… Ölmeyecek sanki hiç…
Dünya yalan… Dünya bir oyalanma… Dünya üç günlük bile değil, bir anlık…
Tek gerçek ölüm…
Aldığın dualar, Allah’a verdiğin sözü ne kadar tutabildiğin, Allah’ın yasakladığından ne kadar sakındığın seni var edecek şeyler…
Bir gün karşına çıkacağını bildiğin için incitmekten korktuğun insan kalbi, seni kurtaracak olan… Duasında yer aldığın bir yürek…
Korkmuyorsan doya doya yaşa… Ölüm kapını çalmasın yaşa… Yaşa nereye kadar, ne zamana kadar… Sonunda ölmeyecek misin…?