Dinin varoluş gayesi!
Mükremin Kızılca
Makâsıdü’ş-Şeria nedir?
Yüce dinimiz İslam Hz Âdemden bu yana tüm peygamberlerin bildirdiği dinin aynısıdır ve insanlığın durumuna göre en son durumdur.
Dinin amacı tarifinde de belli olduğu gibi “insanları kendi seçimleriyle hem dünyada hem ahirette iyi olanı tercihleri sonucu mutluluğa eriştirmektir.”
Bu iki yurtta da saadeti elde etmek için beş şeyin iyi korunması lazımdır işte bunlara dinimizde Makasıdü’ş-Şeria / Dinin Oluşundaki Amaçlar adı verilmektedir.
1- Dini korumak
2- Canı korumak
3- Malı korumak
4- Nesli korumak
5- Aklı Korumak
İslam’ın, son peygamber Hz Muhammed Mustafa (sav) tarafından tebliğ edilmesinin maksadı bu beş amaca yöneliktir.
Bunların tamamına “Makasıdü’Şeria” denir manası “dinin amaçları” demektir. Günlük hayatımızda bu beş ilahi emanetin korunmasının ihlal edilmesine yönelik fiiller dinimizce yasaklanmıştır. Allah’ın emaneti olan bu beş kaleyi yıkmağa yönelik faaliyetler de haramdır. Bu faaliyetler yüce kitabımızda ve sünnet-i seniyyede ismen geçmiyor olabilir ama bir şey bu beş maksadı çökertmeye dönükse işte haramlık orada tecelli eder.
Bir Müslüman’ın hayatını İslam’ın esaslarına göre düzenlemesi gerekir. Bunu sağlamak için kurallara ve kanunlara ihtiyacı vardır. Bu kurallar ve yasaları bulacağımız kaynaklara Edille-i Şer’iyye denir ve hayırlı, iyiliğin kurulmasına yarayan deliller anlamında Edille-i Hayriye de denmektedir.
Ancak burada bir de bunun tam tersi vardır: Edille-i Şerriye yani şerre dayalı deliller.
Bu gün Müslümanlar fanatiklik aşırılık ve ifrat tefrit durumunda bu delillere müracaat ederler ki bunu görmek bile en büyük zillete düştüğümüzün resmini çizer. Bu Nasıl olur?
Şer deliller, Allah’ın ve rasülüllahın ayet ve hadislerini kendi amaçları ve dünyevi yararları hakkında kullanmaktır. Müslümanlarda öyle bir tartışma geleneği oluşmuşturki herkes kendisini kesin haklı karşısını da kesin haksız görür. Böylece 72 fırka oluşmuş ve bunlar da her biri kendini Fırka-i Naciye / tek kurtulan gurup olarak iddia etmiştir. Ayrıca davalarını (!) savunacak hadislerden külliyatlar oluşturmuşlar, ayetlerden de tefsirler meydana getirmişlerdir.
Burada, Edille-i Şerriyye’ye fazla dalmadan esas konumuz olan “Dinin Amaçları” dediğimiz beş konuya birer nasdan misal vererek yazımızı bitirelim.
1- Dini korumak: “Dini dosdoğru tutun ve onda ayrılığa düşmeyin!” (Şura/13) işte beş gaye ve amaçtan en önemlisi budur.
2- Canı korumak: Allah c kesinlikle cana kıymayı ve adam öldürmeyi yasaklayarak bir adam öldürmeyi tüm dünyayı dolduran insanları öldürmeye eşit saymıştır: “Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı ceza olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür.” (Maide/32)
3- Soyu / Nesli korumak: “Zinaya yaklaşmayın. Zira o, bir hayâsızlıktır ve çok kötü bir yoldur.” (İsra/32) bu ve benzeri birçok ayette nikâh emredilerek onsuz hayat nesli bozacağı endişesiyle yasaklanmaktadır.
4- Irzı korumak: “(Resulüm!) Mümin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır.” (Nur/30)
Irzın namusun korunması asil bir neslin meydana gelmesinin en önemli şartıdır.
5- Aklı Korumak: “Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz” (Maide/90)
Bu ayette Allah’ımız cc aklı örttüğü için alkole kesin haram emrini veriyor.
Ey yüce Allah’ım! Bizlere ne mükemmel bir yasa göndermişsin, ah kıymetini bir bilebilsek ve bilebilse tüm insanlık.
