Ahmet Turan

Biriniz Bin Olsun

Ahmet Turan

 "Asrın felaketi" olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı dün itibariyle 31 bini geçti. 
AFAD'tan yapılan açıklamada ise "Depremlerin ardından 2 bin 724 artçı deprem meydana geldiği, 158 bin 165 afetzedenin de bölgeden diğer illere tahliye edildiği belirtildi.
Çok sayıda depremzede ailemiz de Konya ya geldi.
Çok şükür gelenlerin hepsi de sıcak yuvalara yerleştirildi.
Allah’ım devletimize, milletimize zeval vermesin.
Kolay değil. 
Milyonlarca insan biranda sokakta kaldı.
Kahramanmaraş, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa, Adıyaman, Gaziantep, Malatya ve Hatay illeri ile ilçelerindeki binlerce bina yerle bir oldu.
Yaraların sarılması için devlet- millet seferber oldu
Maşallah
Gönüllüler, hayırseverlerin yardımları hepimizi teselli ediyor.
Yurtlar, boş evler, vagonlar, konteynırlar, yiyecekler, giyecekler hepsi birer sıcak el
TCDD’nin tahsis ettiği vagonda kalan bir teyzemiz anlatıyor. “Vagonlar sıcacık. Üç öğün çok güzel yemek ikram ediyorlar. Depremin ilk günüden itibaren herkesin yardım için seferber olduğunu gördük. Acımıza ortak oluyorlar. Allah birinizi bin yapsın.”
Teyzenin yüreğinden söylediği “Rabbim birinizi bin yapsın” duası hepimize yeter.
Haluk hocam alıntı olduğunu belirttiği bir hikaye göndermiş.
Yazımıza ek olarak bunu da sizinle paylaşıyorum..
Yorucu geçen iş gününün akşamı birde mesaiye kalarak iş yerinden paydos etmiş evine gitmek üzere minibüs durağına  doğru ilerleyen genç, soğuk havaya rağmen evden aldığı haftalık yol parasından kalan bir buçuk lirayı evirip çevirip dolmuşa binme heyecanı yaşıyordu.
Zaman ilerliyor, beklediği dolmuş bir türlü gelmek bilmiyordu. Evine yürüyerek gitse kırk dakika zamana ihtiyacı vardı. Beklerken, iyice üşümüştü. Yürümeye başladı.  Henüz yüz metre kadar gitmişti ki sırtında sadece bir kazak bacaklarında yamalı bir pantolonla önünde tartı ile kaldırım taşına oturmuş on  yaşlarında bir çocuk gördü. Çocuğun yanından geçerken çocuk ayağa kalkıp
– Abi tartayım mı diye sordu
– İstemez kardeşim sağ ol dedi. Çocuk üsteledi
– Abi nolur tartayım Çocuğa merhametle baktı
– Kardeşim bak sokaklar bom boş hadi git evine çok soğuk üşüme burada boşuna
– Abi be nere gideyim evdekiler ekmek bekliyor birkaç kişi tartmadan gidemem bir yere
Genç delikanlının içi kıyıldı bu sözlere kendisi de çok parasızlık çekiyordu. Dayanamadı cebindeki son parayı uzattı çocuğa
– Al hadi şimdi doğru evine bugün de böyle olsun üşütür hasta olursan eve ekmekte götüremezsin değil mi.
Bir anda geniş bir gülümseme yayıldı çocuğun yüzüne
– Tamam abim Allah senden razı olsun. Her ne dileğin varsa versin inşallah hayırlı akşamlar abim çık tartıya seni tartıp gideyim
– Gerek yok kardeşim ben kilomu biliyorum hadi hayırlı akşamlar git evine bakayım. Çocuk uzaklaşırken bom boş kalan ceplerine ellerini sokun eve yürüyerek gitmek üzere hızlı adımlarla yürümeye başlamıştı ki yanında bir otomobil durdu. Direksiyondaki adam başını dışarı uzatıp
– Delikanlı  Bayrampaşa Yıldırım Mahallesine nasıl giderim buraları pek bilmiyorum tarif edermisin ?
– Beyefendi yanlış anlamazsanız bende orada oturuyorum sizinle gelebilirmiyim
– Elbette kardeşim atla hemen memnuniyetle
Adamcağız delikanlıyı tam evinin önünde bırakıp uzaklaşırken Genç delikanlı ellerini açıp şöyle dua etti. “Ey rabbim. Hem bana bir hayır işlemeyi, hem de bana bir hayır yapılmasına vesile eylediğin için sana sonsuz hamd ederim.”
Gönlü açık insanlar biriniz bin olsun.

Yazarın Diğer Yazıları