Mehmet Kaçar

'Gönül' sadakası nasıl olur?

Mehmet Kaçar

İslam’ın ehli sünnet alimlerinden ve fıkıh alimi olan Şeyh Tantavi’nin(r.a) kızı babası ile yaşadığı bir anısını şöyle anlatmıştır:

 Evimizde görevli olarak bulunan bir güvenlik görevlisi vardı. Bir gün;  “Biraz fasülye yemeği ile biraz da pilav alarak bakır olan küçük bir siniye(tepsiye) koydum, üzerine biraz patlıcan, salatalık ve birkaç tane de kayısı meyvesi koydum ve onu  elime alıp tam dışarı çıkacaktım ki, babam beni gördü ve seslendi.

–“Kızım o yemeği nereye götürüyorsun?” diye sordu.

–“Nereye götürüyorsun onu” kızım diye bana seslendi.

Babama şöyle cevap verdim;

-“Nenem, bunları güvenlik görevlisine götürmemi söyledi” diye babama cevap verdim.

Bunun üzerine babam bana şöyle buyurdu;

-“Kızım sen onları götürmeden önce istersen şöyle yap! Mutfaktan birkaç tane daha tabak getir. Her bir şeyi ayrı bir tabağa özenle koy ve tepsiyi güzel bir şekilde yeniden düzenle. Yanlarına da kaşık, bıçak ve bir bardakta su koy. O zaman götür “ dedi.

 Babamın dediklerinin hepsini  tas tamam yaptım ve elimdeki siniyi içindekilerle beraber güvenlik görevlisine götürdüm.

Geri geldim ve babama neden böyle  böyle yapmamı istediğini sordum;

Babam bana neden öyle yapmam gerektiğini şöyle anlattı:

-“Bizim için yemek ikram etmek bir sadakadır. Sadaka da bir  ibadettir. Öyle ise “mal” ile yaptığımız bu ibadette de en güzeli ile yapmamız gerekir.

Bir şeyi, düzgün ve güzel bir şekilde vermek ise “gönül” sadakasıdır.

al ile verilen sadaka karnı doyurur,  bedeni  giydirir.

Gönül sadakası ise; kalbi doldurur.

Sadece mal sadakasını yapmış olsaydın, o zaman güvenlik görevlisine bir dilenci olduğu hissini verebilirdin

Mal sadakasının yanına gönül sadakasını da ekleyip verdiğin  zaman  çalıştırdığımız güvenlik görevlisinin kendisini, iyi bir dosta sahip olduğunu ve bizimde iyi bir misafirperver olduğuz hissini verir”  diye cevap verdi.

Ve  sözlerini  şöyle  sürdürdü:

-“Maldan  vermek ile gönülden vermek arasında çok büyük bir fark vardır.”

Bu gün zekat ve sadaka verenlerin çoğu sadece maldan vermektedirler. Gönül sadakasını bilseler de uygulayan, ciddiye alan yok.  Zekat ve sadaka verenlerin çoğunluğu maldan vermeye devam etmektedirler.

Gönülden vermenin yani gönül sadakasının hem Allah indinde (katında) hem de insanlar yanında değeri ayrı bir büyüktür  ve o oranda da sevabı vardır.

Bunu şu misalle açıklarsak fark ortaya çıkar ümidindeyim;

Yalnız kılınan namaz ile cemaatle kılınan namazın farkı gibi düşünelim.”

Dedikten sonra biraz durdu. Sonra da gözlerimin içerisine bakarak sözlerini şöyle tamamlandı:

-“Bak yavrucağım. Yapacağın ikramlar, sevgi,  ikram  ve iyiliklerle birlikte olsun.

Yapacağınız sadaka ve hayırlar, yaptığınız kişileri sakın aşağılayıcı bir tavır ve eda ile olmasın, küçük düşürücü ve gönül kırıcı ve utandırıcı olmasın.”

Bize düşen ise Peygamber Efendimiz(s.a.v) ve alimlerimizin tavsiyelerine uyarak onların yolundan gitmektir. Selametle!

Yazarın Diğer Yazıları