Ahmet Candan

Sultan Abdülhamid'in Vefatının Sene-i Devriyesi

Ahmet Candan

Bundan tam 104 yıl önce... Bir asrın en büyük hükümdarı, Müslümanların 113. Halifesi, Osmanlı’nın 34. Padişahı Sultan Abdülhamid Han hazretleri hayata gözlerini yumdu.

Onun gidişinden sonra tüm vatan yasa boğuldu, tüm cihan Müslümanları üzüntüden bitap düştü. Vefat haberinden sonra tüm payitaht acı içinde kavruldu. Payitaht hep bir ağızdan; ‘babamız bırakıp nereye gidiyorsun’ diyor, sokaklar acının sessizliği ile yoğruluyordu.

Vasiyeti üzere, göğsüne ahidname duası, yüzüne Hırka-i Saadet bezi ve siyah Kâbe örtüsü konuldu.

Bizde bundan daha önceki yazılarımızda Sultan Hamid’i dilimizin döndüğünce anlatmaya teşebbüste bulunduk.

O’na halen bir vefa borcumuz vardır. Abdülhamid Han’a Vefa Borcu isimli köşe yazımızda belirttiğimiz üzere; “Sultan Hamid’in sevgisi gönüllere öyle bir kazınmıştı ki; vefatından on yıllar sonra bile Afrika'nın ücra köşelerinde, Belarus’ta bazı Tatar köylerinde adına hutbe okunmakta. Biz kendisine son imparator derken lafın gelişi dememekteyiz. Zira bu birçok kez ispatlanmış bir durumdur.”

Kaynak: Abdülhamid Han’a Vefa Borcu - Ahmet Candan

Ahmet Refik onun vefatının ardından oluşan acıyı şöyle anlatıyor; "Cenaze Bâb-ı Hümayun'dan çıktı. Sokaklar insandan görülmüyordu. Ayasofya önünden Sultan Mahmud Türbesi'ne kadar caddeye iki sıra asker dizilmişti. Ağaçlar, evler, pencereler, damlar kadınlar ve çoluk çocukla dolmuştu. Tramvaylar durmuştu. Tabut acıklı ve tesirli dualarla, tekbirler ve tehlillerle ilerliyordu. Cenazeyi görenler müteessir oluyorlardı. Evlerin pencereleri kadınlarla dolu idi. Bir hanım hıçkırıklarını zapt edemiyor, mendili gözlerinde, başını duvara dayamış ağlıyordu. Otuz üç sene hilâfet makamında bulunan Osmanlı padişahının son merasimi, hürmetle yerine getiriliyordu. "Allah! Allah!" sesleriyle tabut, türbe kapısından içeri girdi. Sultan Abdülhamid, hürmet ve tazim ile kabre indirildi."

Kızı Sultan Ayşe Osmanoğlu, Babam Sultan Abdülhamid adlı eserinde, "Cenaze merasiminin nasıl yapıldığını, ahalinin "Babamız! Bizi bırakıp nereye gidiyorsun?" diye nasıl bağırdığını o zaman birçok yazanlar olmuştur" demiştir.

 O, Müslümanların son hükümdarıdır. 27 Haziran 2020’de paylaştığım söz tam olarak şudur; -İlber Hoca'nın sözüne bir kaç kelime daha eklemekte faide görürüm. `Dünyanın son hükümdarı Sultan Abdülhâmid Han` olduğu gibi, Sultan Abdülhamid Müslümanların daimî hükümdarı-lideridir. Baktığımızda 10 sene öncesinde adına halen hutbe okunan yerler vardı, bakmayın bizim sahip çıkamadığımıza... Müslüman Âlemi Sultan Hamid'e yürekten bağlı... "

Allah Sultan Hamid’den razı olsun, o’nu çok sevdiği Peygamberimize komşu eylesin, bizi de onun kutlu davasından ayırmasın inşallah.

Yazımı Ahmed Râsim’in Sultan Hamid’in vefatından sonra yazmış olduğu şu şiir ile noktalayalım.

Sen değil naaşın hükümdar olsa elyaktır bizlere

Dönsün etsin taht-ı Osmaniye tabutun cülus

-Ahmed Râsim

Yazarın Diğer Yazıları