Kerim Toslak

İktidarın 22 Yıllık Dönemde En Çok Şikâyet Edilen Alanları Ve Eğitim !

Kerim Toslak

22 Yıllık Ak Parti iktidarı döneminde toplum tarafından en çok eleştirilen başarısız bulunan üç alan; adalet, eğitim ve son dönemlerde ekonomi olarak söylenir. Adalet ve eğitimde fiziki anlamda çok büyük yatırımlar yapılmış olması, eleştirileri ortadan kaldırmıyor. Şikâyet ve eleştiriler daha çok sistemsel ve uygulama boyutuyla ile ilgili kısımlarda.

Ekonomi konusu daha güncel ve göz önünde. Bu 22 yıllık sürenin yaklaşık ilk 15 yılı şikâyet gelmeyen, hatta hükümetin de başarısıyla övüldüğü bir alandı ekonomi. Kimilerine göre yönetimin hatalı politikaları,  kimilerine göre dış, kimilerine göre iç kaynaklı sebepler nedeniyle - ki, bence hepsi- son yıllarda başarısız bulunan, en çok şikâyet konusu olan alandır ekonomi. Başarılı bulunulan dönemdeki ekonomistlerimizden olan Mehmet Şimşek, ekonominin başına getirilerek, başarılı olunan dönemlere geri dönülmesi umuluyor. İnşaallah tekrar toparlanır da enflasyon canavarı bizleri yemez(!) Her ne ise konumuz bu değil. Zaten konuyla ilgili uzmanlığımız da aile bütçesini yönetebilmeyle sınırlı. 

Adalet konusunda da fiziki boyut olmadığı kesin. Büyük yatırımlarla adalet sarayları ve alt yapı sorunları çözüldü. Şikâyet ve eleştiriler daha çok sistemsel ve uygulamalarla ilgili. Eleştiri ve şikayetlerin de sadece adalet bakanlığı ve yargılamalarla ilgili olmadığını düşünüyorum. Yargılamalarla ilgili olduğu kadar, kamu kaynaklarından yararlanma, mülakatlardaki kayırma ve atamalardaki torpil iddialarına varıncaya kadar, daha geniş bir alanı kapsadığını düşünmekteyim. 

Benim asıl temas edeceğim mesleğim ve alanım olan, eğitim konusudur. Öncelikle şunu belirteyim ki; eğitime ayrılan bütçe, Ak Parti döneminde önceki dönemlerle mukayese edilemeyecek kadar fazla. Bu bütçenin büyük kısmı aslında eğitimin fiziki boyutu olan derslik yapımı, taşımalı eğitimin getirdiği taşıma ve taşınan öğrencilerin beslenme giderleri, bedava kitap giderleri, akıllı tahtalar, dağıtılan tabletler ve diğer eğitim materyalleri için kullanılıyor olmalı. Kalan kısmı da elektrik, su, doğalgaz, personel giderleri gibi cari giderlerdir.
Özellikle taşımalı eğitimin başladığı 28 Şubat sürecinden beri (köylerin boşalmasını, şehirlerin obezleşmesini hızlandırdığı için) eleştirdiğim bir konu. Şimdilerde tersine bir yaklaşım ortaya konulduğu için geç de olsa hatanın fark edildiğini düşünüyorum.
Ortaöğretimin (Liselerin) dört yıla çıkarılıp zorunlu hale getirilmesiyle eğitimin 12 yıl zorunlu hale getirilmesinin ülke gerçekleriyle bağdaşmadığını ifade etmişimdir hep. Köylerin boşalmasının da bir başka sebebidir. Okumak istemeyen, sanayide meslek öğrenmek isteyen, köyde anne-babasına tarımsal üretimde destek olacak, gerektiğinde hayvan otlatacak 14-19 yaş aralığında gençlerin, zoraki okullarda tutulup sınıflara hapsedilmesinin mantığını halâ anlayamadım. Sınıflarda disiplinin ortadan kalkmasına sebep olmanın yanında, işsiz güçsüz vasıfsız bir kitlenin de sebebidir. Onlardan oluşan boşluk şimdilerde Suriyeli, Afganlı mülteciler istihdam edilerek doldurmaya çalışılıyor.

Ben bu yazıyı 25/04/2024 akşamı yazıyorum. Sayın Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" adını verdiği yeni müfredat taslağının yarın (26/04/2024) öğleden sonra kamuoyuyla paylaşılmak üzere askıya çıkarılacağını bildirmiş. İnşallah hayırlara vesile olur. Ancak benim için öğretmen yetiştirmek her zaman müfredattan önce gelir. Geçen yazımda da belirttim. Öğretmen yetiştirme konusu hep ihmal edildi. Konu öğretmenler atandıktan sonra hizmet içi eğitimlerle çözülmeye çalışıldı. Tabiki de istenilen başarı sağlanamadı. 

Öğretmen, sınıfta öğrenci için sadece bilgiyi öğreten, hatta öğrenmeyi öğreten bir kişi değildir. Öğrenci için örnektir, rol modeldir. Giyimiyle kuşamıyla, duruşuyla, ahlâkıyla, insanlığıyla, dürüstlüğüyle, inancıyla, dünya görüşüyle, ideolojisiyle öğrencinin etkilendiği, çoğu zaman örnek aldığı kişidir. Sınıfta müfredatta, kitapta öğretmendir. Öğrenciye sevgiyi, saygıyı, insanlığı, dürüstlüğü, vatan sevgisini, yaşayışıyla öğretecek, örnek olacak öğretmen yetiştiremediysen eğitimde başarı hayaldir. Hangi müfredatı getirirsen getir, hangi yöntem ve teknikleri, hangi eğitim materyallerini kullanırsan kullan, dersliğin ne kadar konforlu olursa olsun, eğitimde istenilen başarıyı yakalaman mümkün değildir. 

22 yılın sonunda inşaallah bunun da farkına varılır.

Selçuklu/Konya

Yazarın Diğer Yazıları