Hüsn- Hatime (Güzel Son)
Kerim Toslak
Hüsn-ü hâtime dilimizde özellikle bir dua ifadesi olarak kullanılır. Türkçesi güzel son demektir.
Bir insan, Müslüman bir ailede veya gayri müslim bir ailede dünyaya gelir, Müslüman olursa, sonrasında da hayatı Müslüman olarak yaşar, salih ameller işleyerek tam bir Mü'min olarak Kelime-i Tevhid ile "La İlahe İllallah, Muhammed'ün Resûlullah" ya da "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resûlühü" söyleyerek ömrünü bitirir, son nefesini verir, ahirete intikal ederse, buna hüsn-ü hatime denir. Yani kendisine verilen kendince miktarı meçhul, ömür süresine iyi başlayıp, Allah'ın razı olduğu şekilde yaşayıp, güzel bir şekilde sonlandırabilmektir. Kolay değil. Herkese nasip olmaz. Onun için kendimize, dostlarımıza, yaşlılarımıza, hülasa tüm sevdiklerimize hüsn-ü hatimeler dileyerek duada bulunmalıyız.
Kolay değil dedim. Çünkü bu yolculukta kemale ermek de var, zevale ermek de var. Kemale eren ve zevale erenler tarih boyunca hep olmuş.
Yaklaşık elli sene önce iyi bir mü'min ve müslüman olmak için özümüzü dönüştürmenin gerekliliğini ihmal etmeden İslam’ın yaşanacağı bir sosyal ortam ve cemiyet hayatının gerekliliğine inandım. Bunun için K. Kerim'in "emri bil ma'ruf nehyi anil münker" ilkesine uygun bir anlayışa, siyasi bakış açısına sahip oldum. Bu bakış açısına sahip olduğunu düşündüğüm sosyal ve siyasi oluşumlarda resmi veya gayri resmi yer aldığım oldu. Yol arkadaşlığı yaptığım arkadaşların bazılarının yollarda döküldüğünü görünce üzüldüm, hayıfsındım. Bazılarının makam mevki sahibi olunca, bazılarının kadınla, bazılarının mal, mülk, parayla, bazılarının akla gelebilecek başka günahlarla sınandığı zaman döküldüğünü görünce, yukarıdaki dua sözcüklerini her namazdan sonra tekrarlıyorum.
"Güzel son" sadece insan hayatının din ile iman ile güzel bir şekilde neticelenmesi olmasa gerektir. Önümüzde bir yerel seçim var. Seçim demek bazıları için son demek, bazıları için başlangıç demek, bazıları için de daha önce başladığına devam demek. Önemli olan siyasette de işi hüsn-ü hatime ile bitirmek, bitirebilmektir. Ölçüsü de Allah'ın koyduğu ilkelere uygun bir anlayışla dürüst, adil, emanete sahip çıkan bir anlayışla Allah'ın razı olduğu, toplumun çoğunluğunun dua edip hayırla andığı bir kişilik olarak bitirmektir, siyasette hüsn-ü hatime. Güzel başlayıp da sonuçta her şeyi berbat edip, herkesin bedduasını alıp gidenler de oluyor.
Siyasetteki hüsn-ü hatimeler ahir ömürdeki hüsn-ü hatimelerin kaynağı da olabilir îndi ilahide. Tersi de olabilir. Onun için yaptığımız her meşru işin sonunun güzel olması önemli.
"Rabbim'den hüsn-ü hatime diliyorum" dualarımda. Ya da Hz.Yusuf 'un (as) duasını tekrar ediyorum sık sık; " .... Rabbim yerin ve göğün yaratıcısısın. Sen benim dünyada ve ahirette velimsin. Beni müslüman olarak vefaat ettir ve salihler zümresine kat."
Gölbaşı/Ankara
